1900' de Salon de la Société Nationale'de ve 1901' de Salon des İndépendants'da eserlerini sergiledi. Belçika'lı ressam Evenepoel, Laffitte sokağındaki galerilerde ona Monet, Cézanne, Van Gogh ve Seurat'nın eserlerini tanıttı.
Marquet bir müddet saf renkleri kullandı; 1904-06 arasında Salon d'Automne ve "Fov" lara ayrılan salonlarda göründü, fakat yeni bir estetik anlayışı üzerinde fazla durmadı ve kübizmden de etkilenmedi. Daha çok manzara resimleri yaptı ve ayrıntılardan çok, baskın ahenklerin belirtilmesine ağırlık verdi.
Marquet, basitleştirme, özetleme, esas olanı verme, ince değerleri açıklığa kavuşturma eğilimindeydi. Mat, zarif ve birbiri içine girmiş eşyalardan hoşlanır, katılık ve şiddetten kaçınırdı. Özellikle kışın, penceresinden veya balkonundan çizdiği Paris'i gösteren tabloları çok beğenilir.
Fransa'nın diğer şehirlerinde ve yabancı ülkelerde, özellikle Hollanda, Romanya, İsveç, İtalya ve SSCB' de kaldığı sıralarda da resim yaptı. 1920-45 yılları arası Kuzey Afrika'yı dolaştı. Orada yaptığı resimler sıcak ve parlak renklidir. Albert Marquet, aynı zamanda portre ve nü resimleri de çizdi.
1925' den itibaren suluboyayla çalışmaya başladı. Birçok eser resimledi. En önemli eserleri Bordeaux müzesinde bulunan Albert Marquet, 1947' de Paris'te öldü.
Albert Marquet - Madeleine caddesi |
Albert Marquet - Conti rıhtımı |
Albert Marquet - Kapalı havada Bougie limanı |