ŞAHSIN bilincini saran ve kurtulması imkânsız tekrarlayıcı düşüncelere "saplantı (obsesyon)" denilir. Temelinde endişe yatan rahatsız edici bir duyguyla beraber görülür. Belirli bir muhtevası olması gerekmez; herhangi bir düşünce kişide saplantıya dönüşebilir.
Saplantının temelindeki endişe, genelikle bir tehlikenin ve bir sorumluluğun aşırı önemsenmesine bağlıdır. Hastanın kaygı ve korkusu, tehlikenin büyüklüğüyle orantılı değilse ya da ihtimâl dışıysa, o zaman bu durum bir hastalık özelliği taşıyor demektir.
Saplantılı hasta, bunun bir hastalık olduğunun her zaman bilincindedir, fakat devamlı mücadele etmesine rağmen, saplantısından kurtulamaz.
Saplantılı düşüncenin çeşitli şekilleri vardır. Bunlar:
a) Basit saplantı: Önemsiz sözcük, konuşma veya görüntülerin akla takılmasıdır.
b) Sorgulayıcı saplantı: Hatırlanmayan bir ismi, bir tarihi inatla araştırmaya zorlanmaktır.
c) Ketleyici saplantı: Şüphe ve kuruntuların belirli aktiviteleri engellemesi halidir.