DOĞUŞTAN, veya hayatın ilk yıllarında her iki kulakta sağırlık olabilir. İnsan sesini duymamaya bağlı olarak çocuk, konuşmayı öğrenemez. Dilin öğrenilmesi, gelen seslerin işitilmesiyle şartlandırılmıştır.
Çocuk, çevresindeki kişilerin dilini duyup, bunları yeniden üreterek konuşmayı öğrenebilir. Sağır doğan çocuklar ya da doğumdan kısa bir müddet sonra sağır olanlar, işitemedikleri için konuşmayı da öğrenemezler.
Sağırlık, doğduktan 3-4 yıl içinde veya belirli bir kelime hafızası kazanıldıktan sonra, fakat sözcüklerin ifade ettiği kavramlar henüz yer etmeden evvel ortaya çıkmışsa, konuşma kabiliyeti de sağırlıkla beraber kaybedilmeye başlanır.
Sağır kişilerin, ses organlarında ve bu organların çalışmasında herhangi bir bozukluk bulunmaz. Yani gerçekte dilsiz değillerdir. İşitememeleri, onları dilsiz yapar.