Atatürk, tarih kitapları okumaktan “büyük zevk” alırdı.
Kendisine İslâm Tarihi’nin ilk
devirlerini ve Hz. Muhammed’in
hayatını ve savaşlarını anlatan bir “kitap
taslağı” sunuldu. Taslağın, “hristiyan
papazlar” tarafından yazılmış kaynaklara dayanılarak kaleme alındığı
anlaşılıyordu.
Bir hafta sonraki
toplantımızda, Atatürk, İsmet İnönü’ye
dönerek:
“Hz Muhammed’i bana derviş gibi tanıttırma gayretine
kapılan, bu gibi cahil adamlar, O’nun yüksek kişiliğini ve başarılarını asla
kavrayamamışlardır. Anlamaktan da çok uzak görünüyorlar.”
“Bir derviş, Uhud Savaşı’nda, en büyük bir
komutanın yapabileceği bir plânı nasıl düşünür ve uygulayabilir?” dedi.
Sonra Milli Şef’e hitaben : “O
zaman orada siz komutan olsaydınız; bundan başka mı hareket ederdiniz ?”
diyerek, Hz. Muhammed tarafından alınan tedbirlerin yerinde olduğunu Milli
Şef’e de doğrulattı...
Sonra, gözlerini bana
çevirerek :
“Tarih, gerçekleri değiştiren bir sanat değil,
belirten bir bilim olmalıdır.”
“Hz Muhammed, bu küçük savaşta bile askeri dahiliği
kadar, siyasi görüşüyle de yükselen bir insandı” dedi ve bu sözlerinin “gereken yerlere” ulaştırılmasını emretti...
Prof. Şemseddin Günaltay(*)
(*) Ord. Prof. M.
Şemseddin Günaltay (1883-1961) : Tarih Profesörü, Meclis Başkan Vekili, Türk
Tarih Kurumu Başkanı, Başbakan. Çeşitli tarihi eserleri vardır
Kaynak : kemal arıburnu,
atatürk’ten anılar, işbank kült.yay. 1976 s.293,294