NİĞDE'de, Gölcük nahiyesinin, Kömürcü köyü yakınında Geç Hitit çağından kalma şehir kalıntılarının bulunduğu bölgenin adı Göllüdağ'dır. 1933 yılında, burada bir arslan heykelinin bulunması üzerine, 1934' de Remzi Oğuz Arık tarafından, araştırma kazıları yapıldı. Aynı kazılara Burhan Tezcan başkanlığında bir heyet devam etti.
Şehrin etrafını çeviren sur içinde küçük bir krater gölü bulunduğu için bu yöreye Göllüdağ ismi verildi. Kalıntıları bir tepe üzerinde 3 kilometrekarelik bir alanı kaplayan şehrin etrafı üç kapılı bir surla çevrilidir. Sur içinde, birbirinden cadde ve sokaklarla ayrılan, dikdörtgen plânlı yapılar vardır. Bu yapıların bazıları tek, bazıları da kompleksler halindedir.
Şehrin en yüksek ve tam orta kısmına rastlayan alanda ebatı 260 x 110 metre olan bir yapı kompleksi bulundu. Saray veya tapınak olabileceği düşünülen bu yapıda girişin iki yanı, diğer Hitit kapılarında olduğu gibi (meselâ, Malatya, Boğazköy gibi) koruyucu arslanlarla donatılmıştır. Ayrıca girişin ortasındaki direği destekleyen ve iki tarafında dört arslan bulunan sütûn kaidesi ortaya çıkarıldı.
İç kapıda, iki taraflı işlenmiş sfenks kabartmaları ele geçti. Dış ve iç kapı arasında kalan ve doğu yönüne bakan odanın kapısı önünde, yine iki taraflı ve baş kısmı heykel olarak işlenmiş bir arslan kabartması vardır. İç kapıdan, revaklı büyük bir avluya girilir. Bu avlunun kuzeyinde, ön kısmı revaklı başka bir yapı yer alır.
Kazıda, küçük buluntu olarak hayvan figürleri ve geometrik bezemelerle süslü Frig kaplarını andıran tek renkli seramikler bulundu. Elde edilen bilgilere göre; Göllüdağ'daki Geç Hitit çağından kalma şehrin MÖ. 8. yy' da büyük bir yangın neticesi yıkıldığı, bundan sonra bir daha onarılmadığı anlaşıldı.