Goya, bir ara eniştesi Francisco Bayeu'nün devam ettiği José Luzan'ın atölyesine girdi. 17 yaşındayken (1763) Madrid'e gitti. San Fernando akademisi için açılan bir burs yarışmasına katıldı ise de imtihanı kazanamadı. 1766' da ikinci kez başarısızlığa uğradı. Daha sonra İtalya'da bir geziye çıktı. 1770 yılında Parma akademisinde, konusu "Alpleri aşan" olan bir resim yarışmasında ikincilik ödülü kazandı.
1771 sonbaharında İspanya'ya dönen Goya, önce Zaragoza katedralinin koro yerinin süslemelerini, sonra aynı şehrin yakınlarındaki Aula Dei şartrözleri manastırı için resimler ve çeşitli tablolar yaptı (Remolinos kilisesi ve Sobradiel şatosu). 1775 eylülünde Josefa Bayeu ile evlendi ve Madrid'e yerleşti.
Eniştesinin yardımıyla, Santa Barbara Kraliyet tezgâhları için 40 halı kartonu siparişi aldı ve bunların çoğunu 1791' e kadar bitirdi. Halk yaşamıyla ilgili sahnelerin konu olarak alındığı bu güzel kartonlar dizisi Prado müzesinde saklanmaktadır.
Goya'nın hayatında, 1776-93 yılları arası geçen günler mutlu bir devredir. 1776' da ilk gravür denemelerine, gerçek ve tek hocası olan Velazquez'in resimlerinden kopyalar yapmayla başladı. 1779' da kral 3. Carlos ile tanıştırıldı ve onun bir portresini yaptı. 1780' de Bayeu'nün teklifiyle kralın ressamı oldu ve San Fernando akademisine girdi.
Zaragoza'ya giderek orada katedralin ruhanî meclisi tarafından büyük Nuestra Senora del Pilar bazilikasının tonozları için eniştesi tarafından başlanmış olan ve Meryem'in hayatıyla ilgili duvar resimleri dizisini tamamlamakla görevlendirildi.
1784' de Madrid'e döndü ve San Francisco el Grande kilisesi mihrabı için iki tabloya başladı, güçlü ve ince birçok portre yaptı. 1785' de Akademi resim bölümüne müdür yardımcısı oldu. 1786' da yeniden birçok halı kartonu yaptı. 1789' da kral 4. Carlos tarafından kendisine "Pintor de Camara (mabeyin ressamı)" ünvanı verildi, resmi sipariş olarak kralın birçok portresini yaptı.
Goya, bu yıllarda refah içinde yaşadı, ünü de gittikçe yayıldı, 1792' de hastalandı ve sağır oldu. Sıkıntıyı atlatmayı başardı, fakat sanatında bir sertlik belirdi. Alba düşesiyle kısa bir müddet Cadix'de kaldı, sonra Madrid'e döndü, tekrar gravür çalışmalarına başladı ve Caprichos adlı gravürleri yaptı.
Bu, aynı zamanda Goya'nın, "Maja'lar", Madrid yaşantısına ait "Sardiner'in gömülüşü", "Boğa güreşi", "Kırbaçlayanlar", "Engizisyon sahneleri" ve "Tımarhane" gibi, sanatçının içinde bulunduğu bunalımın izlerini taşıyan tablolar yaptığı bir dönemdir.
Sonra yeniden portrelere başladı. Bunlar, ölen kardeşininkiler kadar güzel portrelerdi. Alba dükünün ölümünden sonra, yeniden Endülüs'te düşese refakat etti (1796-97). 1797' de tekrar Madrid'e dönen Goya, akademideki resim bölümü müdürlüğünden ayrıldı.
1798' de bütün resmi görevlerinden ayrılmış ve iyileşmiş olarak Madrid'in kuzeyinde, şehir dışında bulunan küçük bir kiliseyi süsleme maksadıyla, günlük hayattan ilham alan ve din ile ilgisi olmayan freskler yaptı. 1799' da Caprichos'u satışa çıkardı, aynı yıl Saray başressamlığına tayin edildi.
Saraya bağlı kişilerin birçok portresinden başka, 4. Carlos ve ailesinin, soylu kadınların, Chinchon kontesinin, genç yaşta ölen sevdiği Alba düşesinin de portrelerini yaptı. Napolyon'a karşı yürütülen savaş ona, "Savaş felâketleri" adlı gravür dizisi (1810-14) ile 2-3 mayıs 1808 vahşetini canlandıran iki tabloyu ilham etti. Diğer yandan, millî bir spor olan boğa güreşi üzerine gravürler de yaptı.
Yalnız kalan, saraydan ve dış olaylardan gitgide uzaklaşan Carabanchel'deki evine (Sağırın köşkü) çekilen ressam, 1818 yılından sonra duvarları bugün Prado müzesinde korunan garip fresklerle süsledi. 7. Ferdinando'nun dönüşüyle yeniden kralın ressamı olan Goya, tekrar portreler yapmaya başladı. Bu arada kralın portrelerini, ilham kaynağı bilinmeyen "Atasözleri" ile "Dirparates" gravürleri dizisini yaptı. Eskisi gibi yine sosyetenin ressamı oldu. Birçok kompozisyon yaptı. Garip trajedi ve felâket sahneleri işledi. Bazı kompozisyonlarında dinî inanışın huzuru görülür.
Goya, 1819' da hastalandı. İlgi çekici bir tablosunda ressam hâkimiyle birlikte görülmektedir. Aynı günlerde İspanyol burjuvazisine bağlı kişilerin portrelerini yaptı. 1823' de 8. Ferdinando'nun zorba yönetimiyle, krala karşı duyduğu sevgi azalınca, Goya, Fransa'ya gitmeyi tercih etti. Önce Bordeaux, sonra Paris'e gitti.
Tekrar Bordeaux'ya dönerek oraya yerleşti. Oraya sürülen İspanyollar'ın arasında yaşadı, onların ve Moratin'in portrelerini yaptı. Litografya üzerinden denemeler yaptı. 1826' da kısa bir müddet için Madrid'e gitti, orada arkadaşı ressam Vicente Lopez tarafından bir portresi yapıldı. Sonra Bordeaux'ya döndü, yeni bir resim tekniğiyle ünlü "Sütçü kadın" tablosunu yaptı.
Bundan sonra şöhreti gittikçe arttı. Delacroix, Daumier, Manet gibi çağdaş sanatçılar üzerinde çok büyük tesiri olan Francisco de Goya, 1828 yılında (yaş 82) Bordeaux'da öldü.
Goya - Dona İsabel Cabos de Porcel'in portresi |
Goya - Boğa güreşi |
Goya - Üç mayıs |
Goya - Kendi portresi (1815) |
Goya - Madrid'de Fransız ordusuna karşı isyan 2 mayıs 1808 |
Goya - Sütçü kadın |
Goya - Savaşın felâketleri |
Goya - Balkondaki Maja'lar |
Goya - Savaşın felâketleri |
Goya - Sardalyanın cenaze töreni (1808' e doğru) |
Goya - Akıl uyuyunca ortalığı cinler basar |
Goya - Dona Tadea Arias de Enriquez |