![]() |
Gilbert Stuart - Bayan Richard Yates (1793) |
30 Aralık 2019 Pazartesi
GİLBERT STUART (ressam)
AMERİKALI ressam, 1755 yılında Newport yakınları, Rhode İsland'da doğdu. Edinburg'da okudu, Londra'da yaşadı. 18. yy. İngiliz okulundan etkilendi. Doğallık eğilimi ve zarif fırça darbeleriyle İngiliz tarzına yakın birçok portre yaptı. Gilbert Stuart, 1828' de Boston'da öldü.
26 Aralık 2019 Perşembe
ALAJOS STROBL (heykeltraş)
MACAR heykeltraş, 1856 yılında Kiraly Lehota'da doğdu. Budapeşte Güzel Sanatlar okulunda profesör oldu. Birçok heykeltraş yetiştirdi. Çağdaşlarının büstlerini (Déak, Munkacsy) ve Budapeşte'de birçok anıt yaptı:
Buda tepesinde "Aziz Stephanus'un atlı heykeli" ; krallık şatosu yakınında "Kral Matyas avlanırken"; konservatuarın cephesinde "Franz Liszt"; merkez mezarlığında "Kossuth'un mezarı"; "Janos Arany" ve "Semmelweis"ın heykelleri. Bunlardan başka, müzede, "Meryemanamız" ve "Karoly Lotz" adlı heykelleri vardır. Alajos Strobl, 1926' da Budapeşte'de öldü.
Buda tepesinde "Aziz Stephanus'un atlı heykeli" ; krallık şatosu yakınında "Kral Matyas avlanırken"; konservatuarın cephesinde "Franz Liszt"; merkez mezarlığında "Kossuth'un mezarı"; "Janos Arany" ve "Semmelweis"ın heykelleri. Bunlardan başka, müzede, "Meryemanamız" ve "Karoly Lotz" adlı heykelleri vardır. Alajos Strobl, 1926' da Budapeşte'de öldü.
![]() |
Alajos Strobl - Aziz Stephanus'un atlı heykeli |
23 Aralık 2019 Pazartesi
ANTONİO STRADİVARİUS (keman yapımcısı)

Hayatının sonuna kadar, her işi kendi yapar ve oğullarına (Omobono ile Francesco) ancak ikinci derece işleri yaptırırdı. 1666-86 yılları arasında Amati'nin izinde yürüyerek, kemanın biçiminde değişikliklerle yetindi. 1686-1700 yılları arası durmadan araştırmalar yaptı, hattâ kemanın şeklini bozup, onu ince ve uzun bir çalgı aleti yaptı. Bir müddet sonra "longuet" adını alan bu kemandan vazgeçerek, 1700' e doğru yassı ve geniş, fakat sesi güçlü bir modelde karar kıldı.
En güzel kemanlarını (1100' den fazla) 1700-25 yılları arası yaptı. Bunların 400' ü dünyanın her tarafına dağılmıştır. Paris konservatuarının "Çalgılar müzesi"nde ustanın 5 kemanı, 1 cep kemanı, 1 sistresi ve atölyesinden gelme kalıpları vardır.
Avrupa'nın bütün sarayları onun müşterisiydi. Cremona'da: "Stradivarius gibi zengin" sözü dillerdeydi. Kemanlarının üstünlüğünü; tahtanın seçimi (iyi cins köknar ağacı), kemanın kapaklarını tutturan çeşitli parçaların (kapaklar, tonozlar, FF vb.) birbirlerine göre tam bir orantı ve denge içinde bulunması ve kullanılan vernik tipi sağlardı. Bir tertibe göre kendi eliyle hazırlayıp sürdüğü verniğin nasıl bir karışım olduğu bilinmemektedir.
Antonio Stradivarius, 1737' de Cremona'da öldü. Çalgılarından bazılarını tamamlayan oğulları, asla babalarının çapına ulaşamadı. Cremona müzesi, bu ünlü keman yapımcısına bir salon ayırmıştır.
22 Aralık 2019 Pazar
NİCOLAS STONE (heykeltraş)
İNGİLİZ heykeltraş ve mimar, 1587 yılında Woodbury, Exeter yakınları'nda doğdu. Bir müddet Amsterdam'da kaldı. Orada, ustası Hendrick de Keyser'in kızıyla evlendi. Sonra İngiltere'ye döndü. Burford ve Londra'da birçok anıt-mezar yaptı: Saint Paul'de, şair John Donne'ın heykeli; Westminster'de, sir Francis Vere'in mezarı. Mimar Inigo Jones tarafından Whitehall'un müteahhitliğine getirilen Nicolas Stone, 1647' de Londra'da öldü.
![]() |
Nicolas Stone - John Donne'ın mezar heykeli |
16 Aralık 2019 Pazartesi
VEİT STOSS (heykeltraş)
1440 yılına doğru doğdu, nereli olduğuna dair kesin bilgi yoktur; sadece Nürnberg'de iken, 1477' de Krakow'daki Alman Marienkirche'nin yapımevinde mihrap arkalığını yapmak üzere çağrıldığı bilinmektedir. Kendisinden "Alemanus de Norimeerga" diye sözediliyordu, ama Nürnberg, o sıralarda kozmopolit bir sanatçılar pazarıydı, bu küçük bilgi onun nereli olduğunu belirtmeye kâfi olmadı.
Krakow'daki büyük oyma arkalık, onun gotik heykelciliğinin en büyük ustalarından biri olduğunu gösteriyor. 5,34 metre yükseklikte, 7,25 metre genişlikte olan bu arkalıkta "Meryem" ile ilgili sahneler yer almaktadır. Esas sahne, ıhlamur ağacından oyulmuş büyük figürlerden meydana gelen "Meryem'in ölümü" sahnesidir; "Meryem'in sevinci ve acısı" sahneleriyle, "Uruç" ve "Apotheosis" sahneleriyle çevrelenmiştir.
Sanatçı, rönesansın getirdiği katkılardan bilerek uzak kalmış ve mükemmel ağaç oyma tekniğinden, tamamen ortaçağa ait bir ifade yoğunluluğu ve lirizm oluşturmuştur. 1486' da bu büyük eseri bitirince, birkaç mezar heykeli daha yaptı. Sonra, Krakow'da sağladığı mühim mevkii bırakarak 1496' da Nürnberg'e döndü.
Bir kalpazanlık işine adı karıştı ve 1503' de teşhir cezasına çarptırıldı. 1505' de imparator Maximilian tarafından itibarı iade edildi. Nürnberg'de "Sankt Sebalt; Sankt Lorenz grubu"; "Karmelit mihrap arkalığı"; "Meryem'in taç giymesi" gibi eserler yapan Veit Stoss, 1533' de Nürnberg'de öldü.
Krakow'daki büyük oyma arkalık, onun gotik heykelciliğinin en büyük ustalarından biri olduğunu gösteriyor. 5,34 metre yükseklikte, 7,25 metre genişlikte olan bu arkalıkta "Meryem" ile ilgili sahneler yer almaktadır. Esas sahne, ıhlamur ağacından oyulmuş büyük figürlerden meydana gelen "Meryem'in ölümü" sahnesidir; "Meryem'in sevinci ve acısı" sahneleriyle, "Uruç" ve "Apotheosis" sahneleriyle çevrelenmiştir.
Sanatçı, rönesansın getirdiği katkılardan bilerek uzak kalmış ve mükemmel ağaç oyma tekniğinden, tamamen ortaçağa ait bir ifade yoğunluluğu ve lirizm oluşturmuştur. 1486' da bu büyük eseri bitirince, birkaç mezar heykeli daha yaptı. Sonra, Krakow'da sağladığı mühim mevkii bırakarak 1496' da Nürnberg'e döndü.
Bir kalpazanlık işine adı karıştı ve 1503' de teşhir cezasına çarptırıldı. 1505' de imparator Maximilian tarafından itibarı iade edildi. Nürnberg'de "Sankt Sebalt; Sankt Lorenz grubu"; "Karmelit mihrap arkalığı"; "Meryem'in taç giymesi" gibi eserler yapan Veit Stoss, 1533' de Nürnberg'de öldü.
![]() |
Veit Stoss - Nürnberg bâkiresi |
![]() |
Veit Stoss - Meryem'in ölümü |
14 Aralık 2019 Cumartesi
TOBİAS STİMMER (ressam)
İSVİÇRELİ ressam ve gravürcü, 1539 yılında Schaffhausen'de doğdu. 1560' a doğru, doğduğu şehre gelip yerleşmeden evvel Yukarı İtalya'ya geziler yaptığı sanılır. Schaffhausen'de yaptığı cephe süslemelerinden yalnız biri (Das Hausaum Ritter, 1567-70) günümüze kalmıştır.
Basel ve Strasbourg'daki basımevleri için resim taslakları yaptı. Strasbourg'daki katedral saatinin yapılışını yönetti. O devir "Germen okulu"nun en güçlü şahsiyetidir. Sağlam ve süslü üslûbu onu, barok sanatının öncülerinden biri haline getirdi. Portreci kabiliyeti de olan Tobias Stimmer, 1584' de Strasbourg'da öldü.
Basel ve Strasbourg'daki basımevleri için resim taslakları yaptı. Strasbourg'daki katedral saatinin yapılışını yönetti. O devir "Germen okulu"nun en güçlü şahsiyetidir. Sağlam ve süslü üslûbu onu, barok sanatının öncülerinden biri haline getirdi. Portreci kabiliyeti de olan Tobias Stimmer, 1584' de Strasbourg'da öldü.
![]() |
Tobias Stimmer "Derebeyi J. Schwytzer'in karısı" |
12 Aralık 2019 Perşembe
THÉOPHİLE ALEXANDRE STEİNLEN (ressam)
İSVİÇRE asıllı ressam ve desinatör, 1859 yılında Lozan'da doğdu. Paris'e 19 yaşında gitti. Önce sanayiyle ilgili desenler çizdi. Montmartre'a yerleşerek Rodolphe Salis'in kabaresi "Chat-Noir" da kendini tanıttı (1884). İlk desenleri Chat-Noir'da yayınlandı. Daha sonra "Gil Blas İllustré" ve "Assiette au Beurre"de çalıştı.
Resimlediği eserler: Kadın şarkıları, Burjuva sevinçleri, Fakirin söylenmeleri, Barabbas.
Ayrıca; afişler, ofortlar ve yağlıboya tablolar da yaptı: 14 Temmuz, Absent, Güzel akşam, Yağmurda, Rüzgârda ve Anatole France'ın portresi.
Hür bir anlayışla, halk geleneklerini tasvir eden sahneler, manzaralar ve ustaca hayvan resimleri çizdi. Özellikle kedi resimleri çok beğenildi. Steinlen, 1923' de Paris'te öldü.
Resimlediği eserler: Kadın şarkıları, Burjuva sevinçleri, Fakirin söylenmeleri, Barabbas.
Ayrıca; afişler, ofortlar ve yağlıboya tablolar da yaptı: 14 Temmuz, Absent, Güzel akşam, Yağmurda, Rüzgârda ve Anatole France'ın portresi.
Hür bir anlayışla, halk geleneklerini tasvir eden sahneler, manzaralar ve ustaca hayvan resimleri çizdi. Özellikle kedi resimleri çok beğenildi. Steinlen, 1923' de Paris'te öldü.
![]() |
Théophile Alexandre Steinlen - Dul (1896) |
![]() |
Théophile A. Steinlen - Midinettes |
9 Aralık 2019 Pazartesi
JAN STEEN (ressam)
HOLLANDALI ressam, 1626 yılında Leiden'de doğdu. Utrecht'te, Nicolaus Knupfer'den; Haarlem'de, Andriaen van Ostade'den; La Haye'de, Van Goyen'den ders gördü. 1649' da Van Goyen'in kızıyla evlendi.
Resim yapmaya manzaralarla başladı. Sonra, çoğu zaman yergili ve ahlâkçı bir anlayışla günlük hayattan sahneler çizdi. Ayrıca bazı dinî konuları da işleyen Jan Steen, 1679' da Leiden'de öldü.
Halkın yaşayışını yansıtan hareket dolu resimlerinin başlıcaları: Hasta kadın, Aziz Nicolaus bayramı, Prensin doğum günü, Doktorun ziyareti, Neşeli arkadaşlık, İstiridye yiyen genç kız, Düğün, Köy cerrahı, Han avlusu, Bir handa şenlik, Yemek, Kötü arkadaşlık, Köyün simyacısı
Resim yapmaya manzaralarla başladı. Sonra, çoğu zaman yergili ve ahlâkçı bir anlayışla günlük hayattan sahneler çizdi. Ayrıca bazı dinî konuları da işleyen Jan Steen, 1679' da Leiden'de öldü.
Halkın yaşayışını yansıtan hareket dolu resimlerinin başlıcaları: Hasta kadın, Aziz Nicolaus bayramı, Prensin doğum günü, Doktorun ziyareti, Neşeli arkadaşlık, İstiridye yiyen genç kız, Düğün, Köy cerrahı, Han avlusu, Bir handa şenlik, Yemek, Kötü arkadaşlık, Köyün simyacısı
![]() |
Jan Steen - Hasta kadın |
7 Aralık 2019 Cumartesi
MARK SPİTZ (sporcu)
AMERİKALI yüzme şampiyonu, 1950 yılında Kaliforniya'da doğdu. 17 yaşındayken katıldığı 1968 Meksiko olimpiyatlarında, 100 metre kelebekte ikincilik aldı; 4 x 100 ve 4 x 200 metre bayrak yarışını Amerika takımının kazanmasında büyük payı oldu.
1972 Münih olimpiyatlarında; 100 metre serbest, 200 metre serbest, 100 metre kelebek ve 200 metre kelebek yüzme stillerinde rekorlar kırarak olimpiyat şampiyonu oldu. Ayrıca; 4 x 100 metre serbest bayrak, 4 x 200 metre serbest bayrak, 4 x 100 metre karışık bayrakta Amerika takımının şampiyonluğunu sağlayarak 7 altın madalya kazanan Mark Spitz, olimpiyat tarihinde görülmemiş bir madalya rekoru kırdı.
1972 Münih olimpiyatlarında; 100 metre serbest, 200 metre serbest, 100 metre kelebek ve 200 metre kelebek yüzme stillerinde rekorlar kırarak olimpiyat şampiyonu oldu. Ayrıca; 4 x 100 metre serbest bayrak, 4 x 200 metre serbest bayrak, 4 x 100 metre karışık bayrakta Amerika takımının şampiyonluğunu sağlayarak 7 altın madalya kazanan Mark Spitz, olimpiyat tarihinde görülmemiş bir madalya rekoru kırdı.
5 Aralık 2019 Perşembe
CHAİM SOUTİNE (ressam)
LİTVANYA asıllı ressam, 1894 yılında Minsk yakınları, Smiloviçi'de doğdu. Vilnius Güzel Sanatlar okulunda okudu. 1911' de Paris'e gitti ve Güzel Sanatlar okulunda Cormon'un atölyesine girdi. Montparnasse'ta, Modigliani ile dost oldu, burada yoksulluk içinde yaşadı, ancak tablo taciri Zborowski sayesinde geçimini sağlayabildi.
Bu tacirin evinde tanıştığı Albert Barnes ve Paul Guillaume'dan yardım gördü. 1920-23 arasında Céret'de sonra Cagnes-sur-Mer'de kaldı. 1930' da Paris'e döndü. Bir süre Chartres yakınlarında Lèves şatosunda yaşadı. 2. Dünya savaşında Champigny-sur-Veude'e sığındı.
Anlatımcı üslûpta natürmortlar, peyzajlar, figürler ve portreler yaptı. Renkleri büyük bir titizlikle kullandı. En iyi tablolarından biri de "Derisi yüzülmüş öküz"dür. Chaim Soutine, 1943' de Paris'te öldü.
Bu tacirin evinde tanıştığı Albert Barnes ve Paul Guillaume'dan yardım gördü. 1920-23 arasında Céret'de sonra Cagnes-sur-Mer'de kaldı. 1930' da Paris'e döndü. Bir süre Chartres yakınlarında Lèves şatosunda yaşadı. 2. Dünya savaşında Champigny-sur-Veude'e sığındı.
Anlatımcı üslûpta natürmortlar, peyzajlar, figürler ve portreler yaptı. Renkleri büyük bir titizlikle kullandı. En iyi tablolarından biri de "Derisi yüzülmüş öküz"dür. Chaim Soutine, 1943' de Paris'te öldü.
![]() |
Chaim Soutine - Mavi elbiseli kadın |
![]() |
Chaim Soutine - Cagnes'da evler (1923) |
3 Aralık 2019 Salı
PİERRE SOULAGES (ressam)
FRANSIZ ressam, 1919 yılında Rodez'de doğdu. Modern resme 18 yaşında başladı. Henüz 27-28 yaşlarındayken, beyaz zemin üzerinde kahverengi veya siyah renkte büyük işaretler veya çizgiler bulunan ilk soyut resimlerini yaptı.
1957' de iki yılda bir düzenlenen Tokyo sergisinde büyük boyutlu tuvalleriyle birinciliği aldı. Bu tuvallerinde; dikkat çekecek kadar geniş kara yüzeyler, sağlam bir ışık-gölge hakimiyetini ortaya koyan bir ışık harelenmesi içinde, mavilerle, aşıboyalarıyla, koyu kırmızılarla kaynaşır. Sanatçı, 1964' de "Carnegie" ödülünü aldı.
1957' de iki yılda bir düzenlenen Tokyo sergisinde büyük boyutlu tuvalleriyle birinciliği aldı. Bu tuvallerinde; dikkat çekecek kadar geniş kara yüzeyler, sağlam bir ışık-gölge hakimiyetini ortaya koyan bir ışık harelenmesi içinde, mavilerle, aşıboyalarıyla, koyu kırmızılarla kaynaşır. Sanatçı, 1964' de "Carnegie" ödülünü aldı.
![]() |
Pierre Soulages - "Resim 1960" |
![]() |
Pierre Soulages - "Resim 26 Aralık 55" |
2 Aralık 2019 Pazartesi
CAHİDE SERAP SONKU (aktris)
![]() |
Cahide S. Sonku ve Hâdi Hün |
Sonku, 1933' de sinema oyunculuğuna başladı. 1961' de Cahit Irgat ile İstanbul'da "Ortak tiyatrosu"nu kurdu. Yeniden Şehir tiyatrosuna girdi (1963). Birkaç filmde yönetmenliği denedi. Son yılları sefalet içinde (yoksulluk ve alkol müptelâlığı) geçen Cahide Serap Sonku, 1981' de İstanbul'da öldü.
Başlıca oyunları: Müfettiş, Ayaktakımı arasında, Şamdancı, Ocak, Altı kişi yazarını arıyor.
Başlıca filmleri: Bataklı damın kızı Aysel (1933), Akasya palas (1940), Şehvet kurbanı (1941), Yayla kartalı (1945), Senede bir gün (1947), İlk ve son (1955).
30 Kasım 2019 Cumartesi
ANTONİO SOLARİO (ressam)
VENEDİK asıllı İtalyan ressam (lo Zingaro), 15 - 16. yy.' da yaşadı. 1495 - 1514 arasında çalıştı. Napoli'de Santi Severino e Sossio manastırındaki "Aziz Benedictus'un hayatı" adlı freskleri (1495' e doğru) onun Vicenzo'da, Montagna'nın yanında yetiştiğini gösterir. Manzaraları geniş olarak işleyişinden de Ombria'da kaldığı anlaşılmaktadır.
Solario, 16. yy. başlarında le Marcia'da çalıştı. Loretta yakınlarındaki Osimo'da onun imzasını taşıyan 1503 tarihli bir tablo bulunmaktadır.
Solario, 16. yy. başlarında le Marcia'da çalıştı. Loretta yakınlarındaki Osimo'da onun imzasını taşıyan 1503 tarihli bir tablo bulunmaktadır.
![]() |
Antonio Solario -Aziz Benedictus'un hayatı (fresk detayı) |
28 Kasım 2019 Perşembe
GİOVANNİ ANTONİO BAZZİ İL SODOMA (ressam)
İTALYAN ressam, 1477 yılında Vercelli, Piemonte'de doğdu. 1497' den sonra Milano'da yaşadı ve Leonardo'nun ayrıntılı çalışma tarzını benimsedi. 1505' de Siena yakınlarında Monteolivetto Maggiore manastırında Signorelli'nin bitmemiş fresklerini (Aziz Benedictus'un hayatı) tamamlamakla görevlendirildi.
O sırada Farnesina'yı yapan dostu Peruzzi'nin daveti üzerine giderek, bu ünlü villanın süsleme işine katıldı. Yatak odasına çizdiği "İskender ile Roksane'nin düğünü" eseri Raffaello'nun etkisini taşır. Siena'ya dönünce, San Domenico kilisesinin küçük bir bölümünde (Azize Catherina'nın hayatı) ve San Bernardino kilisesinde güzel freskler yaptı. Sanatçı, 1549' da Siena'da öldü.
O sırada Farnesina'yı yapan dostu Peruzzi'nin daveti üzerine giderek, bu ünlü villanın süsleme işine katıldı. Yatak odasına çizdiği "İskender ile Roksane'nin düğünü" eseri Raffaello'nun etkisini taşır. Siena'ya dönünce, San Domenico kilisesinin küçük bir bölümünde (Azize Catherina'nın hayatı) ve San Bernardino kilisesinde güzel freskler yaptı. Sanatçı, 1549' da Siena'da öldü.
![]() |
Sodoma - Azize Catherina'nın hayatı |
![]() |
Sodoma - İskender ile Roksane'nin düğünü |
26 Kasım 2019 Salı
FRANS SNİJDERS (ressam)
FLAMAN ressam, 1579 yılında Anvers'de doğdu. Pieter II Bruegel ve Van Balen'den ders gördü. İtalya'ya bir yolculuk yaptı. Dengeli kompozisyonlar halinde natürmortlar yaptı. Natürmortlarında barok esinli bir dinamizm eğilimi gözlenir. Rubens ve Jordaens ile beraber çalıştı. Onların tablolarındaki hayvan ve meyva resimlerini yaptı. Buna karşılık bu ustalar ve Van Dyck, onun tablolarındaki kişileri çizdiler. Frans Snijders, 1657' de Anvers'de öldü.
![]() |
Frans Snijders - Geyik avı |
![]() |
Frans Snijders - Sonbahar |
25 Kasım 2019 Pazartesi
FRANCİS SMİTH (ressam)
23 Kasım 2019 Cumartesi
CLAUS SLUTER (heykeltraş)
FLAMAN asıllı Bourgogne'lu heykeltraş, 1340-1350 yılına doğru Haarlem'de doğdu. Halle bazilikasının koro yerindeki "Havariler" ile eski Brüksel belediye binasındaki "Peygamberler" ona maledilir. 1383' de Dijon'da, Champmol manastırının şantiyesinde çalıştı. 1389' da şantiye şefi oldu.
1391' de kilisenin iki penceresi arasına bourgogne üslûbunu başlatan "Meryem ile çocuk İsa"yı yerleştirdi ve yanlarını dük Atak Philippe ile düşes Marguerite'i dua ederken gösteren heykellerle destekledi. 1395-1406 arasında manastırın avlusuna "Musa'nın kuyusu" adlı heykeli yaptı.
Dük Philippe'nin mezarına başladı, bunu yeğeni Claus de Werve bitirdi. Claus Sluter, 1405 veya 1406' da Dijon'da öldü.
1391' de kilisenin iki penceresi arasına bourgogne üslûbunu başlatan "Meryem ile çocuk İsa"yı yerleştirdi ve yanlarını dük Atak Philippe ile düşes Marguerite'i dua ederken gösteren heykellerle destekledi. 1395-1406 arasında manastırın avlusuna "Musa'nın kuyusu" adlı heykeli yaptı.
Dük Philippe'nin mezarına başladı, bunu yeğeni Claus de Werve bitirdi. Claus Sluter, 1405 veya 1406' da Dijon'da öldü.
![]() |
Claus Sluter - Musa kuyusu - İşaya |
18 Kasım 2019 Pazartesi
RENÉ MİCHEL SLODTZ (heykeltraş)
FLAMAN asıllı heykeltraş Sébastien Slodtz'un (Anvers 1655 - Paris 1726) heykeltraş olan 3 oğlundan biri. 1705 yılında Paris'te doğdu. Roma'da, Fransız akademisinde okudu ve bu şehirde 1747' ye kadar kaldı. San Pietro kilisesi için "Aziz Bruno, piskoposluğun itibarını reddederken" adlı bir tablo yaptı. Ayrıca Saint-Sulpice'te, Languet de Gergy'nin anıt mezarını, Vienne (İsère) katedralinde başpiskoposların mezarını yaptı. Ünlü eserlerinden biri de "Nicolas Vleughels" büstüdür. Sanatçı, 1764' de Paris'te öldü.
![]() |
René Michel Slodtz |
16 Kasım 2019 Cumartesi
SKOPAS (heykeltraş)
YUNANLI mimar ve heykeltraş, milattan önce 4. yy.'da Paros adasında doğdu. Tegea'da Athena tapınağını onardı. Peloponnesos'ta çeşitli eserler yaptı (Sikyon Herakles'i, Elis Afrodit'i). Skopas usta bir bronz işçisiydi. Atina'da sonra Anadolu'da çalıştı.
Anadolu'da; Timotheos, Bryaksis, Leokhares ile beraber ünlü Bodrum (Halikarnassos) anıt mezarını yaptı. Efes Artemis'i tapınağının süslemelerine katkısı büyük oldu. Eserlerinden kalan parçaların en değerlisi, Tegea'daki Athena mabedinin batı alınlığı kalıntılarıdır (güçlü bir anlatıma sahip olan miğferli baş; tutkulu bir duygululuğu yansıtan Herakles başı).
Aynı iç kargaşalık "Keçili Mainas"ta da görülür. Bu eserin Dresden müzesinde saklanan bir kopyası vardır.
Anadolu'da; Timotheos, Bryaksis, Leokhares ile beraber ünlü Bodrum (Halikarnassos) anıt mezarını yaptı. Efes Artemis'i tapınağının süslemelerine katkısı büyük oldu. Eserlerinden kalan parçaların en değerlisi, Tegea'daki Athena mabedinin batı alınlığı kalıntılarıdır (güçlü bir anlatıma sahip olan miğferli baş; tutkulu bir duygululuğu yansıtan Herakles başı).
Aynı iç kargaşalık "Keçili Mainas"ta da görülür. Bu eserin Dresden müzesinde saklanan bir kopyası vardır.
![]() |
Skopas - Menades'in mermer Roma kopyası |
11 Kasım 2019 Pazartesi
SABRİ ESAT SİYAVUŞGİL (yazar)
TÜRK şair ve yazarı, 1907 yılında İstanbul'da doğdu. Antalya Muallim mektebinde okudu. Hukuk mektebi son sınıftayken, felsefe öğrenimi için Fransa'ya gönderildi. Dijon ve Lyon üniversitelerinde öğrenim gördü (1923).
Yazarlık hayatına şiirle başladı. İlk şiirleri "Güneş" ve "Hayat" dergilerinde çıktı. 1928' de 7 arkadaşıyla beraber "Yedi Meşale" topluluğunu kurdu. Bu topluluğun çıkardığı "Yedi Meşale" adlı kitapta 11 şiiri, yine arkadaşlarıyla çıkardığı "Meşale" dergisinde 14 şiiri yayınlandı. Şiirlerinde ekspresyonizme önem verdi.
1933' de İstanbul Üniversitesi Edebiyat fakültesine Umumî psikoloji doçenti, 1942' de profesör oldu. 1936-44 yıllarında çeşitli gazete ve dergilerde yazı ve denemeleri, psikoloji, eğitim ve folklor konularında yaptığı çalışmaları yayınlandı.
1948' den itibaren "Yeni Sabah" gazetesinde günlük fıkralar yazdı. 1967 yılında "Meydan-Larousse"un hazırlık çalışmalarına katıldı.
Eserleri: "Odalar ve sofalar (şiirler-1933)", "İstanbul'da Karagöz ve Karagöz'de İstanbul (inceleme-1938)", "Psikoloji ve terbiye bahisleri (incelemeler-1940)", "Tanzimat'ın Fransız efkâr-ı umumiyesinde uyandırdığı yankılar (inceleme-1940)", "Karagöz (psikososyolojik inceleme-1941)", "Folklor ve millî hayat (araştırma-1943)","Roman ve okuyucu (inceleme-1944)".
Ayrıca birçok eseri Türkçe'ye tercüme etti. Bunların en tanınmışı; Edmond Rostand'dan manzum ve kafiyeli olarak yaptığı "Cyrano de Bergerac" tercümesidir (1942). Sait Faik Abasıyanık'ın 41 hikâyesini "Un point sur la carte (Haritada bir nokta)" adıyla Türkçe'den Fransızca'ya çevirdi. Sabri Esat Siyavuşgil, 1968' de İstanbul'da öldü.
Yazarlık hayatına şiirle başladı. İlk şiirleri "Güneş" ve "Hayat" dergilerinde çıktı. 1928' de 7 arkadaşıyla beraber "Yedi Meşale" topluluğunu kurdu. Bu topluluğun çıkardığı "Yedi Meşale" adlı kitapta 11 şiiri, yine arkadaşlarıyla çıkardığı "Meşale" dergisinde 14 şiiri yayınlandı. Şiirlerinde ekspresyonizme önem verdi.
1933' de İstanbul Üniversitesi Edebiyat fakültesine Umumî psikoloji doçenti, 1942' de profesör oldu. 1936-44 yıllarında çeşitli gazete ve dergilerde yazı ve denemeleri, psikoloji, eğitim ve folklor konularında yaptığı çalışmaları yayınlandı.
1948' den itibaren "Yeni Sabah" gazetesinde günlük fıkralar yazdı. 1967 yılında "Meydan-Larousse"un hazırlık çalışmalarına katıldı.
Eserleri: "Odalar ve sofalar (şiirler-1933)", "İstanbul'da Karagöz ve Karagöz'de İstanbul (inceleme-1938)", "Psikoloji ve terbiye bahisleri (incelemeler-1940)", "Tanzimat'ın Fransız efkâr-ı umumiyesinde uyandırdığı yankılar (inceleme-1940)", "Karagöz (psikososyolojik inceleme-1941)", "Folklor ve millî hayat (araştırma-1943)","Roman ve okuyucu (inceleme-1944)".
Ayrıca birçok eseri Türkçe'ye tercüme etti. Bunların en tanınmışı; Edmond Rostand'dan manzum ve kafiyeli olarak yaptığı "Cyrano de Bergerac" tercümesidir (1942). Sait Faik Abasıyanık'ın 41 hikâyesini "Un point sur la carte (Haritada bir nokta)" adıyla Türkçe'den Fransızca'ya çevirdi. Sabri Esat Siyavuşgil, 1968' de İstanbul'da öldü.
10 Kasım 2019 Pazar
YAZ GECELERİNİN DERDİ SİVRİSİNEK
![]() |
Kan emmiş sivrisinek |
Sivrisineğin yalnız dişisi kan emmek için sokar. Erkeği bitkilerin özsuyuyla beslenir. Bulaşıcı hastalıkları yayan bellibaşlı böceklerdendir. Benekli kanatlı anofel, Türkiye'nin nemli ve ılıman bölgelerinde sıtmayı yayan başlıca etkendir.
Sivrisineklerin kurtçukları genellikle durgun sularda yaşar. Gölcükleri bulunan ülkelerde kurtçukları yiyen "gambusia" cinsinden balıklar üretmek fayda sağlar. Bu sinekler daha çok akşamları ve gece ortaya çıkar. Sivrisinekleri ortamdan uzaklaştırmak için çeşitli kimyevi maddeler üretilmiştir.
6 Kasım 2019 Çarşamba
SİSYPHOS (mitoloji)
SİSYPHOS, Yunan mitolojisinde Korinthos'un efsanevî kralı ve Aiolos'un oğlu. Atlas'ın kızı Merope ile evlendi. Odysseus'un büyükbabasıdır. Laertes'in nişanlısı Antikleia'yı baştan çıkardığı sanılır. İlyada'da hilekâr bir insan olarak gösterilir.
İsthmia oyunlarını düzenledi ve Korinthos'u kurdu. Burada öylesine mutlak bir barış sağladı ki Thanatos'u (ölüm) zincire bağlamakla suçlandı. Sisyphos'un ebedî cezası, çeşitli efsanelerde çok farklı biçimlerde yorumlanır:
"Sisyphos, cehennemde ömrü boyunca büyük bir kayayı dik bir dağın tepesine çıkarmak zorundaydı. Kaya tam tepeye varır varmaz, yeniden aşağı yuvarlanıyordu."
Sisyphos adı; neticeye ulaşamadan durmadan tekrarlanan bir işle uğraşan güçlü insanlar için kullanılır. Sonucu daima boşa giden zor bir görevi ve insanüstü bir çabayı ifade eder.
İsthmia oyunlarını düzenledi ve Korinthos'u kurdu. Burada öylesine mutlak bir barış sağladı ki Thanatos'u (ölüm) zincire bağlamakla suçlandı. Sisyphos'un ebedî cezası, çeşitli efsanelerde çok farklı biçimlerde yorumlanır:
"Sisyphos, cehennemde ömrü boyunca büyük bir kayayı dik bir dağın tepesine çıkarmak zorundaydı. Kaya tam tepeye varır varmaz, yeniden aşağı yuvarlanıyordu."
Sisyphos adı; neticeye ulaşamadan durmadan tekrarlanan bir işle uğraşan güçlü insanlar için kullanılır. Sonucu daima boşa giden zor bir görevi ve insanüstü bir çabayı ifade eder.
4 Kasım 2019 Pazartesi
ALFRED SİSLEY (ressam)
İNGİLİZ asıllı ressam, 1839 yılında Paris'te doğdu. Paris Güzel Sanatlar okulunda, Gleyre'in atölyesinde yetişti. Orada Bazille, Renoir, Monet ile tanıştı. Monet ve Corot'nun etkisinde kaldı. 1863' de bu atölyeden ayrılarak, Paris bölgesinde çalışmaya başladı. Chailly-en-Bière'e gitti, Fontainebleau ormanında, Barbizon ressamlarının eserlerini andıran manzaralar yaptı. Geçim sıkıntısı olmadığı için resimle amatör olarak ilgilenen Sisley'in bu dönemde yaptığı eserler azdır (Anthony Ananın meyhanesi - 1866; Kestane Ağaçlı Yol).
Sisley 1870' de Alman istilâsından kaçarak Monet ve Pissarro ile beraber Londra'ya gitti. Paul Durand-Ruel ile tanıştı ve bazı tuvallerini ona sattı. Ailesi savaş esnasında iflâs edince, Sisley geçimini sağlayamaz oldu ve "izlenimci" ressamların en yoksulu durumuna düştü.
Île-de-France'ın ışıklı havasını, günün her saatinde bütün detaylarıyla yakalamak için; Sen, Loing ve Yonne kıyılarında, Louveciennes, Bougival, Voisins, Marly, Meudon, Saint-Cloud'da çalıştı. 1875-79 arasında Sèvres'de oturdu, sonra Moret bölgesine göç ederek son 20 yılını orada geçirdi.
Sisley 1870' de Alman istilâsından kaçarak Monet ve Pissarro ile beraber Londra'ya gitti. Paul Durand-Ruel ile tanıştı ve bazı tuvallerini ona sattı. Ailesi savaş esnasında iflâs edince, Sisley geçimini sağlayamaz oldu ve "izlenimci" ressamların en yoksulu durumuna düştü.
Île-de-France'ın ışıklı havasını, günün her saatinde bütün detaylarıyla yakalamak için; Sen, Loing ve Yonne kıyılarında, Louveciennes, Bougival, Voisins, Marly, Meudon, Saint-Cloud'da çalıştı. 1875-79 arasında Sèvres'de oturdu, sonra Moret bölgesine göç ederek son 20 yılını orada geçirdi.
3 Kasım 2019 Pazar
MARİO SİRONİ (ressam)
İTALYAN ressam, 1885 yılında Sassari'de doğdu. 1914' de "fütürist" akıma, 1922' de de "Novecento" akımına katıldı. Heykeller de yaptı. Resimlerinde genellikle bir efsane havası içinde arkaik ve sembolist unsurları birbirine karıştıran kenar mahalle manzaralarını işledi. Şehir manzaraları, duvar dekorları, mozaikler ve freskler yaptı. Mario Sironi, 1961' de Milano'da öldü.
![]() |
Mario Sironi - Siyah beyaz kompozisyon |
1 Kasım 2019 Cuma
DAVİD ALFARO SİQUEİROS (ressam)
MEKSİKALI ressam, 1898 yılında Chihuahua'da doğdu. 1912' de ressam Alfredo Ramos Martinez tarafından kurulan Santa Anita açıkhava okulunda okudu. Orozco ile beraber devrime katıldı. 1919-22 arasında Avrupa'da dolaştı. 1921' de Barcelona'da yayınladığı bir bildiride, Eski Dünya'nın çağdaş estetiğine karşı cephe aldı ve Kolomböncesi sanatın kaynaklarına yöneldi.
Millî eğitim bakanı tarafından Meksika'ya çağrıldı. Ressamlar ve heykeltraşlar sendikasını kurdu ve proletarya sanatının nazariyecisi oldu. İspanya iç savaşında cumhuriyetçi bir tugaya kumanda etti. Tablolarında mizacının sertliği ağır basar. Hacimlerin büyüklüğü, boyutların genişliği, renk parlaklığı, teknik planda cesurca girişimler, ideolojik tezlerin etkililiği eserlerine hakimdir.
Mexico hazırlık okulunda (1922), Elektrik sendikasında (1939), Güzel Sanatlar sarayında (1940) büyük duvar kompozisyonları yaptı. "Fırtına", "Yangın" gibi eserlerinin trajik konuları, anlatımcı, gerçeküstü ve soyut sanat karışımı bir lirizmle beslidir.
Bazı eserleri: "Köylü ana (1929", "Devler (1932)", "Bir feryadın yankısı (1937)", "Etnografya (1939)", "Irkların eşitlik alegorisi (1943)", "İhanetin yüzü (1947)", "Şekillerin kasılması (1947)", "Tapma", "Yeni demokrasi", "Cuauhtemoc'un ululanması (1951).
Siqueiros, komünist partisine girdi ve 1860' daki kanlı sokak gösterilerine katıldı. 19 ay hapiste kaldı. 1962' de 8 yıla mahkûm oldu, 2 yıl sonra serbest bırakıldı. 1966' da Cuernavaca'nın şehir bahçesi için, 4600 metrekarelik duvar ve buna ek olarak 1700 metrekarelik tavan resimleri (İnsanlığın Tarihi) yaptı. Plastik malzemeden dev heykeller de yapan David Alfaro Siqueiros, 1974' de Cuernavaca'da öldü.
Millî eğitim bakanı tarafından Meksika'ya çağrıldı. Ressamlar ve heykeltraşlar sendikasını kurdu ve proletarya sanatının nazariyecisi oldu. İspanya iç savaşında cumhuriyetçi bir tugaya kumanda etti. Tablolarında mizacının sertliği ağır basar. Hacimlerin büyüklüğü, boyutların genişliği, renk parlaklığı, teknik planda cesurca girişimler, ideolojik tezlerin etkililiği eserlerine hakimdir.
Mexico hazırlık okulunda (1922), Elektrik sendikasında (1939), Güzel Sanatlar sarayında (1940) büyük duvar kompozisyonları yaptı. "Fırtına", "Yangın" gibi eserlerinin trajik konuları, anlatımcı, gerçeküstü ve soyut sanat karışımı bir lirizmle beslidir.
Bazı eserleri: "Köylü ana (1929", "Devler (1932)", "Bir feryadın yankısı (1937)", "Etnografya (1939)", "Irkların eşitlik alegorisi (1943)", "İhanetin yüzü (1947)", "Şekillerin kasılması (1947)", "Tapma", "Yeni demokrasi", "Cuauhtemoc'un ululanması (1951).
Siqueiros, komünist partisine girdi ve 1860' daki kanlı sokak gösterilerine katıldı. 19 ay hapiste kaldı. 1962' de 8 yıla mahkûm oldu, 2 yıl sonra serbest bırakıldı. 1966' da Cuernavaca'nın şehir bahçesi için, 4600 metrekarelik duvar ve buna ek olarak 1700 metrekarelik tavan resimleri (İnsanlığın Tarihi) yaptı. Plastik malzemeden dev heykeller de yapan David Alfaro Siqueiros, 1974' de Cuernavaca'da öldü.
![]() |
David Alfaro Siqueiros - Bir feryadın yankısı |
27 Ekim 2019 Pazar
EN ÇOK ÖLÜM SİNEKTEN
ÇİFTKANATLILARDAN birtakım uçucu böceklere genellikle sinek denilir. Bunlar; karasinek, sivrisinek, at sineği vb. adlandırılır. En yaygını karasinektir (musca domestica). Kısa duyargalı, iri gözlü bir böcektir, uzunluğu 6-8 mm kadardır, ağzı küt uçlu hortuma benzer, hortumun ucu süngersi bir yastık şeklindedir, üzerinde ince kanalcıklar halinde birçok delik bulunur. Daha evvel tükürük salgılayarak sıvılaştırdığı besinleri bu deliklerle emerek beslenir.
Göğüs kısmında bir çift kanat ve üç çift bacak bulunur. Ayaklarında pürüzlü yüzeylere tutunmak için çengeller, düz yerlere tutunmak için de çekmenler vardır. Kurtçuğu çok küçük solucan şeklindedir. Karasinek, insanların yaşadığı en soğuk iklimden en sıcak iklime kadar bütün meskûn yerlerde bulunur. Çünkü bunlar yaşayabilmek için gerekli şartları, ancak insanların ve hayvanların birarada bulunduğu yerlerde elde eder.
Yarım kilo at dışkısında 1200 sineğin yetişeceği hesaplanmıştır. Lâğım sineği yumurtalarını pislik çukurlarına atar, bunlardan çıkan küçük sinekler evlerin cıvarında kaynaşır. Çeşitli insan ve hayvan hastalıklarının yayılmasında ve dünyada en çok insan ölümüne yol açmasında sineklerin rolü büyüktür. Sinek kurtçukları sıvı maddelerle beslenebilir. Bunlar katı gıdaları sıvı hale geçirmek için kendileriyle ortak yaşayan bakterilere muhtaçtır.
Sinekler çok çabuk üredikleri için bunlarla mücadele gerekir. Kimya alanındaki ilerlemelerle etkili ilâçlar elde edilmiştir.
25 Ekim 2019 Cuma
RENÉE SİNTENİS (heykeltraş)
16 Ekim 2019 Çarşamba
SEDAT SİMAVİ (gazeteci)
TÜRK gazeteci, 1896 yılında İstanbul'da doğdu. Galatasaray lisesini bitirdi (1914). "Hande" adlı haftalık bir dergi çıkararak yayın hayatına atıldı. İlk konulu Türk filmlerini yönetti (Pençe, Casus). Günlük "Dersaadet" gazetesini yayınladı (1920). Kurtuluş savaşı yıllarında çıkardığı "Güleryüz" dergisiyle Kuvayı milliyeciler'i destekledi.
1933' de "Yedigün" dergisini yayınladı. 1948' de "Hürriyet" gazetesini kurdu ve Türkiye'de yüksek tirajlı gazeteciliğin temellerini attı. Gazetesinin başyazarıydı. Karikatür çizdi, oyunlar, hikâyeler, fıkra ve makaleler yazdı. Roman (Fuji Yama) ve oyunları (Hürriyet Apartmanı, Ceza) vardır. Sedat Simavi, 1953' de İstanbul'da öldü.
Oğulları Haldun ve Erol, babalarının mesleğini uzun müddet devam ettirdiler. Haldun Simavi 1988' de, kardeşi Erol Simavi ise 1994' de Türkiye'de yayın hayatından çekildiler.
1933' de "Yedigün" dergisini yayınladı. 1948' de "Hürriyet" gazetesini kurdu ve Türkiye'de yüksek tirajlı gazeteciliğin temellerini attı. Gazetesinin başyazarıydı. Karikatür çizdi, oyunlar, hikâyeler, fıkra ve makaleler yazdı. Roman (Fuji Yama) ve oyunları (Hürriyet Apartmanı, Ceza) vardır. Sedat Simavi, 1953' de İstanbul'da öldü.
Oğulları Haldun ve Erol, babalarının mesleğini uzun müddet devam ettirdiler. Haldun Simavi 1988' de, kardeşi Erol Simavi ise 1994' de Türkiye'de yayın hayatından çekildiler.
15 Ekim 2019 Salı
GİL DE SİLOE (heykeltraş)
ANVERS asıllı Flaman heykeltraş, 1486-1501 yılları arasında Burgos'ta çalıştı. Miraflores manastırının heykel grubunu, renkli mihrap arkalığını, Portekizli 2. João'nun karısı İsabel'in ve oğlu prens Alfonso'nun mezarlarını yaptı.
En ünlü eseri; kraliçe İsabel'in "paj"ı, Juan de Padilla'nın mezarıdır. Bu eser önce Fresdelval manastırındaydı. Bugün Burgos müzesindedir. Geç gotik üslubun temsilcilerinden, son derece zengin süslemelerle belirginleşen eserler verdi.
En ünlü eseri; kraliçe İsabel'in "paj"ı, Juan de Padilla'nın mezarıdır. Bu eser önce Fresdelval manastırındaydı. Bugün Burgos müzesindedir. Geç gotik üslubun temsilcilerinden, son derece zengin süslemelerle belirginleşen eserler verdi.
![]() |
Gil de Siloe - Burgos katedrali, Santa Anna kapellası (detay) |
14 Ekim 2019 Pazartesi
DİEGO DE SİLOE (mimar)
İSPANYOL mimar ve heykeltraş, 1495 yılına doğru Burgos'ta doğdu. Heykeltraş Gil de Siloe'nin oğlu. İtalya'da yetişti, orada Yunan ve Lâtin heykel sanatının zevkini ve titizliğini benimseyerek ülkesine döndü. Özellikle Castilla la Vieja ve Andalucia'da çalıştı. İlk eserlerinin başlıcaları piskopos mezarlarıdır.
Bigarny ile birlikte, Condestable kilisesinin büyük mihrap arkalığını bitirdi (1526) ve Santa Maria del Campo kilisesi kulesinin yapımına başladı. 1528' de San Jeronimo manastırının yapımını bitirmek üzere Granada'ya çağrıldı. Aynı yıl rahipler meclisi ona katedrali yapma vazifesi verdi. Binanın planlarını Enrique Egas 1521' de Toledo katedralini örnek alarak yapmıştı. Bu gotik planlar üzerine Diego de Siloe bir rönesans anıtı meydana getirdi.
Andalucia'da yapılan bir dizi katedral (Malaga, Jaen, Almeria, Guadix) bu eserin bir kopyasıdır. Sanatçının son eserlerinden biri San Salvador de Ubeda kilisesidir (1536-59). Eseri, çömezi Andres de Vandelvira tamamladı. Diego de Siloe, 1563' de Granada'da öldü.
Bigarny ile birlikte, Condestable kilisesinin büyük mihrap arkalığını bitirdi (1526) ve Santa Maria del Campo kilisesi kulesinin yapımına başladı. 1528' de San Jeronimo manastırının yapımını bitirmek üzere Granada'ya çağrıldı. Aynı yıl rahipler meclisi ona katedrali yapma vazifesi verdi. Binanın planlarını Enrique Egas 1521' de Toledo katedralini örnek alarak yapmıştı. Bu gotik planlar üzerine Diego de Siloe bir rönesans anıtı meydana getirdi.
Andalucia'da yapılan bir dizi katedral (Malaga, Jaen, Almeria, Guadix) bu eserin bir kopyasıdır. Sanatçının son eserlerinden biri San Salvador de Ubeda kilisesidir (1536-59). Eseri, çömezi Andres de Vandelvira tamamladı. Diego de Siloe, 1563' de Granada'da öldü.
![]() |
Diego de Siloe - "La Coroneria" (Burgos katedrali) (1519-23) |
13 Ekim 2019 Pazar
LUCA SİGNORELLİ (ressam)
İTALYAN ressam (Luca da Cortona), 1445-50 yılına doğdu Cortona'da doğdu. Piero Della Francesca'nın öğrencisi ve çalışma arkadaşıydı. Sağlam bir anatomi bilgisi olan Antonio del Pollaiolo'nun titizliğiyle Signorelli resimlerinde sert fırça darbeleriyle dramatik bir ışık düzeni kurdu. Bu özellik Piero'nun Ombria'daki öğrencisi Perugino'nun yumuşak anlayışına ters düşer.
Birbirine tam simetrik düşen hacimler, renkler arasındaki karşıtlık, dinî veya din dışı kompozisyonlarında büyük bir gerilim yaratır. Signorelli freskçi olarak Toscana'da yüzyıl sonlarının büyük ustasıdır. "Musa'nın hayatından sahneler", "Aziz Benedictus'un hikâyesi", "Kırbaçlama" gibi eserleriyle Michelangelo'nun habercisi oldu.
Güçlü desenleri ve etkileyici çizgileriyle "Deccal ve son akıbetler" gibi eserlerinde eşsiz bir duygululuk gösterir. Bu şaşırtıcı eserlerden sonra sanatçı Cortona'ya çekildi, orada kendi halinde bir taşra atölyesi yönetti. Luca Signorelli, 1523' de doğduğu şehirde öldü.
Birbirine tam simetrik düşen hacimler, renkler arasındaki karşıtlık, dinî veya din dışı kompozisyonlarında büyük bir gerilim yaratır. Signorelli freskçi olarak Toscana'da yüzyıl sonlarının büyük ustasıdır. "Musa'nın hayatından sahneler", "Aziz Benedictus'un hikâyesi", "Kırbaçlama" gibi eserleriyle Michelangelo'nun habercisi oldu.
Güçlü desenleri ve etkileyici çizgileriyle "Deccal ve son akıbetler" gibi eserlerinde eşsiz bir duygululuk gösterir. Bu şaşırtıcı eserlerden sonra sanatçı Cortona'ya çekildi, orada kendi halinde bir taşra atölyesi yönetti. Luca Signorelli, 1523' de doğduğu şehirde öldü.
![]() |
Luca Signorelli - Kırbaçlama |
![]() |
Luca Signorelli - Son yargı (detay) |
12 Ekim 2019 Cumartesi
PAUL SİGNAC (ressam)
FRANSIZ ressam, 1863 yılında Paris'te doğdu. Mimar olmak istiyordu, izlenimci eserlerin etkisiyle resme yöneldi. G. Seurat ile tanıştı, onun, "renklerin karşılıklı kontrastı" üzerine olan düşüncelerinden etkilendi. H. E. Cross ile beraber onun izinden yürüdü. Bununla beraber Signac, çok daha renkli bir resme yöneldi.
Arkadaşlarıyla beraber "Bağımsızlar Salonu"nu kurdu ve başkanı oldu. 1892' de Saint-Tropez'e gitti ve birçok sanatçıyı oraya çekti. Deniz tutkusu içinde, çoğu zaman Fransa, Hollanda ve Batı Akdeniz kıyılarını dolaştı. Işıklı eserlerinin büyük kısmı deniz ve liman manzaralarıdır. Duruluğu ve canlılığıyla dikkat çeken suluboyalarında, öteki eserlerine göre daha içtenlik görülür.
Signac, 1899' da "Eugène Delacroix'dan Yeni izlenimcilik'e" adlı bir inceleme yayınladı ve bu eserde resim anlayışının temellerini ortaya koydu. Signac'ın Jongkind üstüne de bir eseri vardır. Paul Signac, 1935' de Paris'te öldü.
Arkadaşlarıyla beraber "Bağımsızlar Salonu"nu kurdu ve başkanı oldu. 1892' de Saint-Tropez'e gitti ve birçok sanatçıyı oraya çekti. Deniz tutkusu içinde, çoğu zaman Fransa, Hollanda ve Batı Akdeniz kıyılarını dolaştı. Işıklı eserlerinin büyük kısmı deniz ve liman manzaralarıdır. Duruluğu ve canlılığıyla dikkat çeken suluboyalarında, öteki eserlerine göre daha içtenlik görülür.
Signac, 1899' da "Eugène Delacroix'dan Yeni izlenimcilik'e" adlı bir inceleme yayınladı ve bu eserde resim anlayışının temellerini ortaya koydu. Signac'ın Jongkind üstüne de bir eseri vardır. Paul Signac, 1935' de Paris'te öldü.
![]() |
Paul Signac - Avignon'da papalar sarayı (1900) |
![]() |
Paul Signac - Marsilya limanı girişi |
11 Ekim 2019 Cuma
SİDE MÜZESİ
![]() |
Side: Arslan ve gladyatör kabartmalı sütun |
Side müzesi, Agora'nın yanındaki ana direkli caddenin kuzeyinde yer alan antik Roma hamamındadır. Kuruluşu (1961). Müze binasına geniş bir avludan geçilerek girilir. Avluda; kabartma harp silahları, heykeller ve arkaik devre ait bazalttan yapılma bir kazan, giriş yerinde; 4 niş içinde 4 heykel, binanın içinde sağ bölmede; "Sarhoş Eroslar"ın lahdi, tanrı ve tanrıça heykelleri, heykel parçaları, Roma devrine ait imparator heykelleri ve portreleri vardır.
Binanın orta bölmesinde (büyük salon), "Üç güzeller" Herakles, Sidemara tipinde lahit parçaları, ostotekler, bronz kol ve iri heykel parçaları teşhir edilir. Aynı salondaki orta vitrinde; gümüşlü kitabe, yüzük taşları, koku şişeleri, bronz kandiller, yan vitrinlerde; küçük mermer heykelcikler, Afrodit, Zeus, Fortuna, Ares, Eros, Athena heykelleri yer alır.
![]() |
Side: Tiyatro |
![]() |
Side: Bir kolon |
9 Ekim 2019 Çarşamba
PİERRE SİCARD (ressam)
FRANSIZ ressam, 1900 yılında Paris'te doğdu. Heykeltraş François Sicard'ın oğlu. Bir müddet École des Arts et Manufactures'e devam etti, sonra Pontremoli'nin öğrencisi olarak mimarlık okudu, iç dekorasyon üzerine çalıştı.
1923' den itibaren kendini tamamen resme verdi. Gece hayatından sahneler, Paris manzaraları, portreler, Londra manzaraları (1929) çizdi. Casa de Velazquez'de çalıştı (İspanya manzaraları - 1930-31). Provence'ta resimler yaptı. Amerika ve Uzakdoğu'ya gitti (1936).
2. Dünya savaşından sonra, bazen New York ve Los Angeles'ta, bazen de Paris'te kaldı. Çağdaş hayatın ressamıydı. Joseph Conrad'ın "Almayer çılgınlığı" adlı eserini resimledi (1943). Pierre Sicard, 1980' de Paris'te öldü.
1923' den itibaren kendini tamamen resme verdi. Gece hayatından sahneler, Paris manzaraları, portreler, Londra manzaraları (1929) çizdi. Casa de Velazquez'de çalıştı (İspanya manzaraları - 1930-31). Provence'ta resimler yaptı. Amerika ve Uzakdoğu'ya gitti (1936).
2. Dünya savaşından sonra, bazen New York ve Los Angeles'ta, bazen de Paris'te kaldı. Çağdaş hayatın ressamıydı. Joseph Conrad'ın "Almayer çılgınlığı" adlı eserini resimledi (1943). Pierre Sicard, 1980' de Paris'te öldü.
![]() |
Pierre Sicard - New York'ta gökdelen |
8 Ekim 2019 Salı
SIBYAN MEKTEPLERİ
OSMANLILAR'DA ilköğretim kurumlarına "sıbyan mektepleri" denilirdi. Sıbyan mekteplerinde "sabi" denilen 5 - 6 yaşındaki çocuklar okurdu. Bu okullara; hemen her mahallede bulunduğundan "mahalle mektebi" veya binalarının taştan yapılması sebebiyle "taşmektep" de denilirdi.
Genellikle camilerin yanında, büyükçe bir oda; bazen de camilerin bölümlerinden biri bu hizmete ayrılırdı. Ayrı bina halinde olanları büyük camilerin yanında, oda olanlar da küçük camilerin veya köy camilerinin içindeydi. Fatih sultan Mehmed, ismiyle anılan camiinin batı tarafında "Dârüttalim" adlı bir sıbyan mektebi açmıştı. Sonraları "Dârülilm", "Muallimhane", "Mektephane" adıyla anıldı. Beyazıt camiinin yanındakine de "Muallimhane" denildi.
İslâm'a göre 7 yaşında namaza başlamak farz olduğundan, çocuklara bununla ilgili bilgilerin verilmesi gerekiyordu. Bu yüzden kız ve erkek çocukları 5, 6, 7 yaşlarında sıbyan mektebine başlarlardı. Bazen daha küçük yaşta olanlar da sıbyan mektebine verilirdi.
Okula "Bedi Besmele" denilen bir törenle başlanırdı. Ziyafetler verilir, hocaya hediyeler sunulur, öğrencilere de şeker, simit dağıtılırdı. Yeni başlayan çocuk giydirilir; altın, elmas takılır, işlemeli cüz kesesi boynuna asılırdı. Eski öğrenciler, yeni başlayanları evinden alarak ilâhi ve âminlerle okula götürürlerdi. Buna "âmin alayı" denirdi.
Çocuk hocanın önünde "besmele" çekerek öğrenime başlardı. Okulda genellikle bir hoca bulunur ve hocaya yardımcı olan kalfalar olurdu. Hoca bir kısım öğrenciyle ilgilenirken kalfa da diğer kısmıyla ilgilenirdi.
Sıbyan mekteplerinde dersler; "elifba" dan başlamak üzere, Kur'an, yazı, ilmihâl ve hesaptı. Son dönemlerde 1 ay tarih ve coğrafya okunurdu. Kur'anı düzgün okumak için tecvit, lûgat için tuhfe okutulurdu. Özellikle namaz sureleri öğretilirdi.
Mektep, sabah erken açılır ve ikindiye kadar sürerdi. Teneffüs arası yoktu, yalnız öğle yemeği tatili verilirdi. Öğrencilerin evleri çoğunlukla okula yakın olduğundan bunlar yemeğe evlerine giderlerdi. Dersler aralıklı olarak verildiğinden teneffüs lüzumlu görülmezdi. Hoca, öğrencilerin bir kısmıyla ilgilenirken, diğerleri yazı yazmaya çalışır veya dinlenirdi.
Hatim indiren öğrenci, mektebi bitirmiş sayılırdı. Hatim törenle indirilirdi. Hocaya ziyafet ve hediyeler verilirdi. Bundan sonra, isteyen medreseye gider, isteyen hafızlığa çalışırdı. Bunların dışındakiler de memuriyete veya bir sanata başlardı.
Sıbyan mekteplerine veliler, maddî durumları ölçüsünde birşeyler verirlerdi. Memurlar maaşlarından, çiftçiler tahıl vs. ürünlerinden hediye ederlerdi. Çocuğun derecesi arttıkça hocaya hediye verilirdi. Hocalık şerefli bir meslek sayılırdı.
Okulda terbiye, ahlâk ve disipline çok önem verilirdi. Gerektiğinde, ders çalışmamada ve haylazlıkta ısrar eden öğrencilerin ayak tabanlarına az veya çok sopa ile vurulurdu.
Tanzimat devrinde sıbyan mektepleri de yeni bir düzene sokuldu. Sınıflara bölündü. Her sınıfta okutulacak derslerin cinsi ve dereceleri belirlendi.
Genellikle camilerin yanında, büyükçe bir oda; bazen de camilerin bölümlerinden biri bu hizmete ayrılırdı. Ayrı bina halinde olanları büyük camilerin yanında, oda olanlar da küçük camilerin veya köy camilerinin içindeydi. Fatih sultan Mehmed, ismiyle anılan camiinin batı tarafında "Dârüttalim" adlı bir sıbyan mektebi açmıştı. Sonraları "Dârülilm", "Muallimhane", "Mektephane" adıyla anıldı. Beyazıt camiinin yanındakine de "Muallimhane" denildi.
İslâm'a göre 7 yaşında namaza başlamak farz olduğundan, çocuklara bununla ilgili bilgilerin verilmesi gerekiyordu. Bu yüzden kız ve erkek çocukları 5, 6, 7 yaşlarında sıbyan mektebine başlarlardı. Bazen daha küçük yaşta olanlar da sıbyan mektebine verilirdi.
Okula "Bedi Besmele" denilen bir törenle başlanırdı. Ziyafetler verilir, hocaya hediyeler sunulur, öğrencilere de şeker, simit dağıtılırdı. Yeni başlayan çocuk giydirilir; altın, elmas takılır, işlemeli cüz kesesi boynuna asılırdı. Eski öğrenciler, yeni başlayanları evinden alarak ilâhi ve âminlerle okula götürürlerdi. Buna "âmin alayı" denirdi.
Çocuk hocanın önünde "besmele" çekerek öğrenime başlardı. Okulda genellikle bir hoca bulunur ve hocaya yardımcı olan kalfalar olurdu. Hoca bir kısım öğrenciyle ilgilenirken kalfa da diğer kısmıyla ilgilenirdi.
Sıbyan mekteplerinde dersler; "elifba" dan başlamak üzere, Kur'an, yazı, ilmihâl ve hesaptı. Son dönemlerde 1 ay tarih ve coğrafya okunurdu. Kur'anı düzgün okumak için tecvit, lûgat için tuhfe okutulurdu. Özellikle namaz sureleri öğretilirdi.
Mektep, sabah erken açılır ve ikindiye kadar sürerdi. Teneffüs arası yoktu, yalnız öğle yemeği tatili verilirdi. Öğrencilerin evleri çoğunlukla okula yakın olduğundan bunlar yemeğe evlerine giderlerdi. Dersler aralıklı olarak verildiğinden teneffüs lüzumlu görülmezdi. Hoca, öğrencilerin bir kısmıyla ilgilenirken, diğerleri yazı yazmaya çalışır veya dinlenirdi.
Hatim indiren öğrenci, mektebi bitirmiş sayılırdı. Hatim törenle indirilirdi. Hocaya ziyafet ve hediyeler verilirdi. Bundan sonra, isteyen medreseye gider, isteyen hafızlığa çalışırdı. Bunların dışındakiler de memuriyete veya bir sanata başlardı.
Sıbyan mekteplerine veliler, maddî durumları ölçüsünde birşeyler verirlerdi. Memurlar maaşlarından, çiftçiler tahıl vs. ürünlerinden hediye ederlerdi. Çocuğun derecesi arttıkça hocaya hediye verilirdi. Hocalık şerefli bir meslek sayılırdı.
Okulda terbiye, ahlâk ve disipline çok önem verilirdi. Gerektiğinde, ders çalışmamada ve haylazlıkta ısrar eden öğrencilerin ayak tabanlarına az veya çok sopa ile vurulurdu.
Tanzimat devrinde sıbyan mektepleri de yeni bir düzene sokuldu. Sınıflara bölündü. Her sınıfta okutulacak derslerin cinsi ve dereceleri belirlendi.
6 Ekim 2019 Pazar
THOMAS SHERATON (mobilya modelisti)
İNGİLİZ marangoz ve desinatörü, 1751 yılına doğru Stockton on Tees'de doğdu. 1790' da "Ev eşyası modelleri" ve 1791' de "Dolap yapımcısı ve döşemeci çizim kitabı" adlı eserleri yayınlandı. İngiliz mobilya tarihinde 18. yy. sonuna "Sheraton devri" denilir. 16. Louis tarzından ilham aldı. Thomas Sheraton, 1806' da Londra'da öldü.
![]() |
Thomas Sheraton - Maun sandalye |
5 Ekim 2019 Cumartesi
RENÈ SEYSSAUD (ressam)
FRANSIZ ressam, 1867 yılında Marsilya'da doğdu. Önce Marsilya, sonra Avignon Güzel Sanatlar okuluna gitti. Gasquet, Jean Lombard ve Jean Lorrain ile beraber "Gençler grubu" na katıldı. 1897' de Paris'te bir sergi açtı ve Vollard'ın ilgisini çekti. Resimleri kuvvetli tepkilere yol açan sanatçı, Provence'a çekildi.
Çok canlı olan renkleri ve keskin fırça vuruşları, ressamı "fov"lara ve anlatımcılara yaklaştırır. Tablolarının pek çoğunda Güney Fransa'nın kır hayatını işlemiştir. René Seyssaud, 1952' de Saint-Chamas'da öldü.
Çok canlı olan renkleri ve keskin fırça vuruşları, ressamı "fov"lara ve anlatımcılara yaklaştırır. Tablolarının pek çoğunda Güney Fransa'nın kır hayatını işlemiştir. René Seyssaud, 1952' de Saint-Chamas'da öldü.
![]() |
René Seyssaud - Vaucluse'ün görünüşü (detay) (1898) |
4 Ekim 2019 Cuma
SEYİTGAZİ MÜZESİ
SEYİTGAZİ ilçesi, Eskişehir iline bağlıdır. İsmini, türbesi burada bulunan Seyit Battal Gazi'den alır. İl merkezine 42 km uzaklıktadır.
Seyitgazi müzesi, Seyit Battal Gazi külliyesinde açıldı (1970). Müzede; Seyit Battal Gazi külliyesine ait eserlerle, çevreden getirilen arkeolojik ve etnografik eserler sergilenir.
3 Ekim 2019 Perşembe
GİNO SEVERİNİ (ressam)
İTALYAN ressam, 1883 yılında Cortona, Arezzo'da doğdu. Gençliğinde Roma'da Boccioni ve Balla'nın sonra Cézanne'ın tesirinde kaldı. 1905' de Paris'te, Modigliani ve Max Jacob'un dostu oldu. 1911' de Fransa'da "fütürist" ressamların ilk sergisine katıldı.
1914' de "kübizm" üzerine çalıştı. Sanatının değişim safhalarını 1921' de yayınladığı "Kübizmden klâsisizme" adlı eserinde anlattı. 1923' den sonra kendini daha çok dinî resim ve mozaik çalışmalarına veren Gino Severini, 1966' da Paris'te öldü.
1914' de "kübizm" üzerine çalıştı. Sanatının değişim safhalarını 1921' de yayınladığı "Kübizmden klâsisizme" adlı eserinde anlattı. 1923' den sonra kendini daha çok dinî resim ve mozaik çalışmalarına veren Gino Severini, 1966' da Paris'te öldü.
![]() |
Gino Severini - Monico'da Pan-pan dansı (detay) (1959'da yeniden yaptı) |
![]() |
Gino Severini - İtalyan komedyenleri |
2 Ekim 2019 Çarşamba
GEORGES SEURAT (ressam)
FRANSIZ ressam, 1859 yılında Paris'te doğdu. Genç yaşta, heykeltraş Lequien'in yönetiminde resme başladı. Sonra Güzel Sanatlar Yüksek okulunda Lehmann'ın atölyesine girdi. Vaktinden evvel olgunlaştı. Kimyaya ve tıbba merak sardı. Peyzajlarının birçoğuna ilham kaynağı olan Bretagne ve Normandiya limanlarına sık sık gitti.
1883 Salon'una ressam Aman-Jean'ın bir portresini gönderdi. Bağımsız Sanatçılar Salonu'nun kurulmasında rolü oldu. Burada, etkisinde kalan ve "bölmeci", "yeni izlenimci" veya "noktacı" adıyla anılan ressamları (Paul Signac, Cross, Van Rysselberghe, Luce, Petitjean, Dubois-Pillet) etrafında topladı.
Çok serbest bir anlayış ve çekici bir duyarlıkla yaptığı çalışmalardan sonra Chevreuil'ün bulduğu "eş zamanlı karşıtlık" kanunlarını benimsedi. Chevreuil, gölgenin ışığı güçlendirdiğini farketmişti. Seurat, izlenimcilerin araştırmalarını en aşırı sonuçlara vardırarak, birbirinden kesinlikle ayrı fırça vuruşlarıyla resim yaptı; ama ışığın titreşimini yansıtacak yerde, şekilleri ve hacimleri aslına uygun vermeye çalıştı.
Seurat, tekniğiyle fovistleri etkiledi, teorilerinin kesinliği de kübistleri kendine çekti. Bütün önemli tablolarını 7 yıl içinde yaptı. Bunların ilki "Yıkanma"dır. 1886' da izlenimcilerin sergisine "Büyük Jatte'ta yazın bir pazar günü" adlı şaheserini gönderdi. "Sirk geçidi" ve "Poz veren kadınlar" ile ilgili çalışmalarını hızlandırdı. Bağımsızlar Salonu'nda sergilenen birçok peyzaj yaptı. 1890 Salonu'na ise "Chahut" ile "Pudralanan genç kadın" adlı eserlerini gönderdi. 1891' de, Gravelines' de yaptığı manzara resimlerini ve bitmemiş olan "Sirk"i sergiledi.
Georges Seurat, yaptığı yoğun çalışmalar neticesinde bitkin düştü ve 1891' de Paris'te, çeşitli taslaklar ve çok sayıda desen bırakarak 32 yaşında öldü.
1883 Salon'una ressam Aman-Jean'ın bir portresini gönderdi. Bağımsız Sanatçılar Salonu'nun kurulmasında rolü oldu. Burada, etkisinde kalan ve "bölmeci", "yeni izlenimci" veya "noktacı" adıyla anılan ressamları (Paul Signac, Cross, Van Rysselberghe, Luce, Petitjean, Dubois-Pillet) etrafında topladı.
Çok serbest bir anlayış ve çekici bir duyarlıkla yaptığı çalışmalardan sonra Chevreuil'ün bulduğu "eş zamanlı karşıtlık" kanunlarını benimsedi. Chevreuil, gölgenin ışığı güçlendirdiğini farketmişti. Seurat, izlenimcilerin araştırmalarını en aşırı sonuçlara vardırarak, birbirinden kesinlikle ayrı fırça vuruşlarıyla resim yaptı; ama ışığın titreşimini yansıtacak yerde, şekilleri ve hacimleri aslına uygun vermeye çalıştı.
Seurat, tekniğiyle fovistleri etkiledi, teorilerinin kesinliği de kübistleri kendine çekti. Bütün önemli tablolarını 7 yıl içinde yaptı. Bunların ilki "Yıkanma"dır. 1886' da izlenimcilerin sergisine "Büyük Jatte'ta yazın bir pazar günü" adlı şaheserini gönderdi. "Sirk geçidi" ve "Poz veren kadınlar" ile ilgili çalışmalarını hızlandırdı. Bağımsızlar Salonu'nda sergilenen birçok peyzaj yaptı. 1890 Salonu'na ise "Chahut" ile "Pudralanan genç kadın" adlı eserlerini gönderdi. 1891' de, Gravelines' de yaptığı manzara resimlerini ve bitmemiş olan "Sirk"i sergiledi.
Georges Seurat, yaptığı yoğun çalışmalar neticesinde bitkin düştü ve 1891' de Paris'te, çeşitli taslaklar ve çok sayıda desen bırakarak 32 yaşında öldü.
![]() |
Georges Seurat - Büyük Jatte'ta yazın bir pazar günü |
![]() |
Georges Seurat - Asnières'de yıkananlar |
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)