29 Haziran 2015 Pazartesi

ŞEKER HASTALIĞI (Diyabet)

Şeker hastalığı, pankreas bezinin çıkardığı "insülin" ismi verilen bir hormonun eksikliği neticesinde ortaya çıkan bir hastalıktır. İnsülin noksanlığında, kan şekeri, vücuttaki dokulara yeterince girip yanma imkânını bulamaz ve kanda birikmeye başlar. Bu durum iki önemli soruna yol açar. Birincisi, doku hücrelerinin kâfi derecede beslenmemesi, diğeri de kanda artan şekerin (glikozun) kan damarlarını hırpalayıp tahriş etmesi sorunudur.

Normal bir insanın kanında bir desilitrede 90-120 miligram şeker vardır. Bu şeker maddesinin cinsi glikozdur. Glikoz dokuların, özellikle beynin en önemli enerji kaynağını teşkil eder. Dokular iyi beslenemeyince vücudun genel mukavemeti düşer, bağışıklık zarar görür, mikroplara direnç azalır. Hücreler şekeri tam yakamadıkları için aç kalırlar ve şeker hastaları doymak bilmezler.

Kanda biriken şeker, damarlarda kireçlenmeler yaparak kalp-damar hastalıklarına kapı açar ayrıca, ince damar ağlarına sahip böbreklerde ve gözlerde bozukluklara sebep olur. Gözlerde katarakt gelişir, ağır görme problemleri oluşur.  Şeker hastalarının yaraları kolay kolay geçmez. Şeker hastalığı tanısı konulması için, açlık kan şekerinin 140 'ın üzerinde olması gerekir. 180' e çıkmışsa şeker idrara geçmeye başlar. 

Kanın fazla şekeri idrarla birlikte atılmaya çalışılır. Bu da fazla idrar yapmaya ve susamaya sebep olur. Kan şekeri çok artarsa kanda "asidoz" denilen kimyasal bir bozukluk oluşur ve hastayı komaya sokar. Kan şekerinin çok düşmesi de koma sebebi olabilir.

Gençlerde görülen şeker hastalıkları daha ağır ve tehlikeli seyreder. Yaşlılarda tehlike daha azdır. Şeker hastalığı zamanında tedavi yoluna girmezse ağır organ bozukluklarına ve ölüme sebep olabilir. Çok su içen, çok idrar yapan ve çok yemek yiyen şahıslarda şeker hastalığından şüphe etmek lâzımdır.

En önemli tedavi diyettir. Bu hastalığın derecesine göre özel diyet şekilleri vardır. Diyetle kontrol edilemeyen hastalara, ağızdan antidiyabetik haplar tavsiye edilir. Yıllar sonra haplar da etkisiz kalınca; hekim kontrolünde enjeksiyon şeklinde insülin alımına gidilir.