20 Haziran 2016 Pazartesi

BURMALI (yılanlı) SÜTUN

İSTANBUL'da Sultanahmet meydanında bulunan tarihi sütun. Teodosios'un diktirdiği sütun, Mısır'dan getirilen obelisk ile Konstantinos porphyrogennetos sütunu arasındadır. Bunlar Hipodromun ortasında yer alan ve etrafında atlı araba yarışlarının yapıldığı yüksek podionun üzerinde bulunmaktaydı, aralarında da heykeller bulunuyordu.

Bir parçası "burmalı sütun" halinde ayakta kalan anıt, birbirine dolanmış üç yılandan meydana geliyordu. Grekler'in Persler'e karşı Salamis (milâttan önce 480) ve Plataia'da (mö 479) kazandıkları zaferin hatırası için "zafer anıtı" olarak yapılmıştı.

Savaş ganimetleriyle elde edilen tunçtan döktürülen üç ayaklı altın kazanın (tripodes) ortadaki destek ayağı idi. Delphoi Apollon tapınağına sunulmuştu. Kazan, İstanbul'a getirilmeden evvel kayboldu. Bizans İmparatoru Konstantinos, burmalı sütunu Yunanistan'dan İstanbul'a getirterek hipodroma diktirdi.

1856 yılına kadar sütunun alt kısmı toprağa gömülü idi. Bu tarihte yapılan kazıda sütun tamamen ortaya çıkarıldı. Bu kazı esnasında sütunun altında bir su yolu bulundu. Sütunun Bizanslılar devrinde çeşme olarak kullanıldığı anlaşılıyor. Sütunun üst kısmı kırıktır. Yılanlardan birinin kafasını Fatih Sultan Mehmed'in kılıç darbesiyle kopardığı rivayet edilir.

"Nusretname"de şöyle bir kayıt vardır: "8 pençşembih gecesi akşam namazı vaktinde at meydanında vaki bin beş yüz yıldan beri karar üzere duran tunç ejderlerden üçü de bile boyunlarından kırılarak yere düştü. Sene 1112". Bundan anlaşıldığı gibi 18. yy başlarında üç yılanın başı da tamamdı. Nitekim Hrand Andreasyan da: "Jerome Mauran'ın tarifine ve kendisinin yapmış olduğu resme göre sütun, Kanuni devrinde üç yılan başıyla tam olarak mevcuttu" demektedir.

Bugün yılan başlarından biri British Museum'da, diğer başın üst çenesi İstanbul Arkeoloji müzesinde, üçüncü baş ise kayıptır.