29 Ekim 2021 Cuma

SAMED AĞAOĞLU (yazar)

TÜRK  yazar ve siyasetçi, 1909 yılında Karabağ'da doğdu. Yazar Ahmed Ağaoğlu'nun oğlu. Ankara Hukuk fakültesini bitirdi. Strasbourg'da ihtisas yaptı (1932). Türkiye'ye döndükten sonra 1934 yılında İktisat bakanlığı İş ve İşçi bürosunda teknik memur olarak devlet hizmetine girdi. 2 yıl sonra burada Sınaî Mülkiyet müdürü oldu. 1937' de Sanayi Umum müdür muavinliğine yükseldi.

İktisat bakanlığının ikiye ayrılması üzerine, Ticaret Bakanlığı Kredi İşleri müdürlüğüne tayin edildi. 1945' de bu kısmın Umum müdürü oldu. 1946 yılında devlet hizmetinden ayrılarak Demokrat Parti saflarında siyasî hayata atıldı. Genel idare kurulu üyesi, Devlet bakanı ve başbakan yardımcısı, Çalışma bakanı, Sanayi bakanı oldu. İhtilâl sebebiyle, 1960-64 yıllarını "karanlık" dönemler olarak geçiren Samed Ağaoğlu, 1982' de İstanbul'da vefat etti.

Babası Ahmed Ağaoğlu gibi, yazı hayatıyla daima irtibatlı kaldı. İlmî, edebî, siyasî konulu çeşitli eserler yazdı. Hikâyelerinde genellikle Dostoyevski'nin insanlarını hatırlatan "marazî" tipler üzerinde durdu. Psikolojik, dramatik hâl ve davranışları, gerilimli yoğun ifadelerle dile getirdi. 

Edebî eserleri : "Strasbourg Hâtıraları (1945)", "Zürriyet (1950)", "Öğretmen Gafur (1953)", "Büyük Aile (1957)", "Hücredeki Adam (1964)", "Katırın Ölümü (1965)".

Siyasî eserleri : "İki Parti Arasındaki Farklar (1947)", "Kuvayi Milliye Ruhu (1948)", "Babamın Arkadaşları (1958)", "Âşina Yüzler (1965)", "Arkadaşım Menderes (1967)", "Sovyet Rusya İmparatorluğu (1967)".

İlmî eserleri : "Türkiye'de Suçlu Çocuklar (ablası Tezer Taşkıran ile beraber, 1947)", "Türkiye'de Küçük Sanat Meseleleri (1939)", "Türkiye'de İş Hukuku (Selâhaddin Hüdaioğlu ile beraber, 1939)".

27 Ekim 2021 Çarşamba

KAZAZYAN AGOP PAŞA (nâzır)

OSMANLI  mâliye nâzırlarından, 1832 yılında İstanbul'da doğdu. Fakir bir Ermeni ailedendi. Ciddî bir tahsil görmedi. Galata Ermeni kilisesi tahsildarıydı. Sonra Şehremaneti'ne geçti. Oradan Galata Voyvoda Kaymakamlığı'na, Osmanlı Bankası Türkçe Muhabere Kalemi müdürlüğüne, Hazine-i Hassa müdürlüğüne yükseldi. 

1885' de Mâliye Nâzırı oldu. Ödemelerde çek kullanma usulü onun zamanında başladı. Mâliyede ıslahat yaptı. Bir araziyi sahibi olmadığı halde Hünkâr çiftliği haline sokması tenkitlere sebep oldu. 

2. Abdülhamid, dürüst ve mesleğine çok bağlı olan Agop Paşa'yı ilk defa Mâliye nâzırı yaptı. Kendisine bir at hediye etmişti. İstanbul'da 1891' de Agop Paşa, kendisi üzerindeyken ürken bu attan düşerek vefat etti. 

Padişah, nâzırın annesine başsağlığı için bir adamını göndermişti. Agop Paşa'nın annesi : "bir oğlum Agop ise diğeri Padişahtır, kederimi bunu düşünerek unutuyorum" diye haber yolladı. 

25 Ekim 2021 Pazartesi

AHMED AĞAOĞLU (yazar)

T
ÜRK  yazar, profesör fikir adamı, gazeteci (Ahmed Agayev), 1868 yılında Azerbaycan, Şuşa'da doğdu. Karabağlı bir aileye mensup, tahsilini Şuşa, Tiflis ve Paris'te yaptı. Paris'te öğrenciyken, Fransız gazete ve dergilerine yazılar yazdı.

İttihad ve Terakki cemiyeti üyeleriyle tanıştı. Tiflis'e döndükten sonra; İsmail Gaspralı, Hüseyinzade Ali, Ali Merdan Topçubaşı, Hasan Bey Zerdanî, Şahtahtlı Mehmedağa ile beraber millî uyanış hareketi çalışmalarında bulundu. 

Rus makamlarına karşı Türk halkının haklarını savunmak için yayınlanan Rusça "Kapsi" ve Türkçe "Şarkî Rus" gazetesine yazılar yazdı. Bu yıllar Azerbaycan'ın en karanlık yıllarıydı. Rusya'da 1905 inkılâbından sonra Azerî aydınları; Türkçe gazete, dergi yayınlamaya, okul ve dernek gibi kültür kurumları açmaya çalıştılar (1906).

Zerdanî ile "Hayat" gazetesini kurdu. "İrşad", "Terakki" ve "Füzuyat"ı yayınladı. Böylece Azerbaycan uyanış hareketi 2. safhasına giriyordu. Türklerin hukukunu savunacak "Difaî" adlı siyasî derneği bu devirde kurdu. 

Mayıs 1909' da Türkiye'ye geldi ve Maarif nezaretine müfettiş oldu. İttihad ve Terakki fırkasına girdi. "Hikmet", "Sebilürreşat" ve "Jeune Turc" gazetelerine Fransızca makaleler yazdı. Daha sonra "Tercüman-ı Hakikat" gazetesine başyazar oldu. 

Ziya Gökalp, Yusuf Akçura ve şâir Mehmed Emin Yurdakul ile "Türkçülük" cereyanına katıldı. "Türk Yurdu" dergisini kurdu, "Türk Ocağı"nda çalıştı. Ekim 1909' da Dârülfünun'da, "Rusça" ve "Türk-Moğol Tarihi" öğretmenliğine tayin edildi.

23 Ekim 2021 Cumartesi

LOUİS AGASSİZ (tabiat bilimci)

İ
SVİÇRELİ  tabiat bilimci, 1807 yılında Fribourg kantonu, Môtier'de doğdu. 1830' da doktor oldu, Paris'e geldi, Cuvier'den teşvik gördü. İsviçre'ye dönüşünde Neuchâtel'de "tabiiye profesörlüğü"ne tayin edildi. 

1846' da Amerika'ya gitti ve oraya yerleşti. Cambridge üniversitesine bağlı "Bilimler" okulunda zooloji ve jeoloji kürsüsünde görevlendirildi. "Fosil Balıklar Üzerine Araştırmalar (1833-42)" adlı eseri, balık tarihi konusunda temel bir kitaptır. "Orta Avrupa Tatlı Su Balıklarının Tabiî Tarihi"nde embriyojeniye geniş yer verdi.

Glasyoloji'ye (buzul bilimi) ait önemli araştırmalar yaptı. Sapkın blokların buzullar tarafından taşınmasının, tarihî zamanlardan önceki bir devreye çıktığını ilk olarak o gösterdi ve bu devreye "buzul çağı" adını verdi.

Charpentier ile buzullar teorisinin kabul edilmesine çalıştı. 1859' da, Fransız enstitüsünün "fizik ilimleri büyük ödülü"nü kazandı. Kendisine Muséum'da, Orbigny'nin kürsüsü teklif edildi. Amerika'da kalmayı tercih eden Louis Agassiz, 1873' de Cambridge'de öldü. Oğlu Alexandre Agassiz de (1835 - 1910) tabiat bilimciydi.

21 Ekim 2021 Perşembe

AGÂH EFENDİ (gazeteci)

T
ÜRK  gazeteci, 1832 yılında İstanbul'da doğdu. Yozgatlı Çapanzade Ömer Hulûsi Efendi'nin oğlu. Tıbbiye mektebinin hazırlık sınıflarında 7 yıl okudu. Fransızca, İngilizce, İtalyanca öğrendi. Tıp tahsilini yarım bırakıp Babıâli Tercüme odasına girdi.

Elçilik sekreterliği ile Paris'de (1852-54), çeşitli memurluklarla yurt içinde ve dışında hayli dolaştıktan sonra "Tercüman-ı Ahval" adlı ilk şahsî Türk gazetesini çıkardı (21.10.1860). Gazetenin en önemli yazarı olan Şinasi, 2 sene çalıştıktan sonra ayrıldı.

Agâh Efendi, Türkiye'de posta pulu kullanma usulünü koyan posta nazırıdır (1861). "Yeni Osmanlılar" derneğinin başlıca üyelerinden biriydi. O sırada Avrupa'ya kaçan Ziya Paşa'nın arkadaşı olduğu bahanesi ve Âli Paşa'nın da tesiriyle memuriyetten atıldı. Paris'e kaçtı (1866).

Mustafa Fazıl Paşa'nın etrafında toplanan "Genç Osmanlılar" arasında yer aldı. 4 sene kadar Fransa, İngiltere ve Belçika'da yaşadı. Fuat ve Âli Paşalar'ın vefatı üzerine, İstanbul'a dönerek (1871), önce İzmir mutasarrıflığına, daha sonra da Devlet Şûrası üyeliğine tayin edildi.

2. Abdülhamid hürriyetçileri sürmeye başlayınca; Agâh Efendi önce Bursa'ya sonra Ankara'ya sürüldü. Ankara'da 6 sene kaldıktan sonra affedilip Rodos mutasarrıflığına gönderildi (1882). Az sonra, Namık Kemal ile yer değiştirerek Midilli'ye gönderildi. 1883-85 yılları arası Atina elçisi oldu. 

Hürriyet mücadelesi yapmış Türk düşünce adamlarından biri olan Agâh Efendi, 1885' de Atina'da vefat etti. Server İskit'in onun hakkında; "Tercüman-ı Ahval ve Agâh Efendi (1937)" adlı bir incelemesi vardır.

19 Ekim 2021 Salı

"AFİYET" GAZETESİ

H
AFTALIK  resimli gazete, İstanbul'da yayınlandı. 2. 11. 1911 tarihinden, 24. 1. 1912 tarihine kadar 62 sayı çıkabildi. 

Gazete, sıhhî ve tıbbî konular ile ev işlerinden bahsederdi. 

Afiyet gazetesinin imtiyaz sahibi ve müdürü Sisak Ferid, yazarı ise Avanzade Mehmed  Süleyman'dı. 

Millî kütüphanede bir koleksiyonu vardır. 

17 Ekim 2021 Pazar

JALE AFİFE (tiyatrocu)

TÜRK  kadın tiyatrocu, (doğum yeri ve yılı ?). Dr. Sait Paşa'nın torunu. Dârülbedayi'e alınan ilk müslüman kızlarının en kabiliyetli olanı. 10.11.1918' de Dârülbedayi'e girdi. Kızlar arasında ilk defa 500 kuruş maaşla "mülâzım artist"liğe tayin edildi. İmtihan parçası; Tahsin Nahit'in "Rakibe" oyunundaki "Leylâ" rolüydü. 

Bir yıl provalara katıldı, ama halkın karşısına çıkarılmayınca hayâl kırıklığına uğradı. 1920' de Hüseyin Suat'ın Kadıköy'deki "Apollon tiyatrosu"nda temsil edilen "Yamalar"daki "Emel" rolüyle tanındı. 

2. hafta, Reşat Rıdvan'ın P. Wolff'tan adapte ettiği "Tatlı Sır" oyununun ilk perdesi sonunda; "bir müslüman kızı sahneye çıktı" diye tiyatroyu polis basınca Jale Afife kaçtı. 

Ertesi hafta, İ. Ahmet Nuri'nin Maupassant'dan adapte ettiği "Odalık"ı oynarken sahneyi yine polisler sardı. Afife, makina dairesinden kaçırılarak Apollon tiyatrosunun sahibi Bay Sireç'in evine götürüldü.

Jale Afife, Şehremaneti'nin  8.3.1921  tarihli yazısıyla Dârülbedayi kadrosundan çıkarıldı. Bundan sonra "Burhanettin Kumpanyası"na girdi. Tepebaşı'nda ve Kadıköy'de oynadı.

Daha sonra İsmail Faik Bey'in kurduğu ve içinde Dârülbedayi sanatçılarının bir kısmının bulunduğu "Yeni Sahne"de oynadı. Birçok yerde çok sayıda Türk kızının sahneye çıkmasını özendiren Jale Afife, 1941' de İstanbul, Bakırköy Akıl hastanesinde vefat etti.

15 Ekim 2021 Cuma

ENDRE ADY (şâir)

M
ACAR  şâiri, 1877 yılında Ermindszent'te doğdu. Kalven'ci ve soylu bir köylü ailesinin oğlu. İhtilâl'in büyük habercilerinden ve Macar düşüncesinin Batılılaşmasını öngören "Batı" dergisinin edebiyat hareketini yönetenlerden biri. 

Birkaç yıl Paris'te kalması, Fransız sembolist şâirlerinin tesiriyle sanatını zenginleştirmesine yol açtı. Millî şiiri, düşünce ve şekil bakımından yeniledi. Macarca'ya o güne kadar ulaşamadığı bir dirilik ve derinlik kazandırdı.    

"Ölüm ve Tanrı" düşüncesi sık sık aklına takılıyor, milletinin ve özellikle hâkim sınıfların hatalarını yüzlerine vuruyor, bu hataların çok kötü neticeler vereceğini seziyordu. Çağdaş Macar edebiyatının en büyük simalarından biri olan Endre Ady, 1919' da (yaş 42) Budapeşte'de öldü.

Başlıca eserleri : "Yeni Şiirler (1905)", "Kan ve Altın (1906)", "Sevilmek İsterdim (1910)", "Bütün Sırlardan Şiirler (1911)", "Kaçan Hayat (1912)", "Ölülerin Başında (1917)".
Son şiirleri 1932 yılında "Son Gemiler" adlı bir kitapta toplandı.

13 Ekim 2021 Çarşamba

ADLİYE ALTINI (sikke)

PADİŞAH  2. Mahmud zamanında (1808-1839) çıkarılan ve padişahın unvanı olan "Adlî" adını taşıyan altın sikke. Sikke; 19 milimetre çapında ve 20 ayarındadır (binde 830). Bu ayarda olan altın sikkeye "Atik Adliye Altını" denilirdi. 

Atik Adliye altınları tam, yarım ve çeyrek olarak basılmışlardır. Bu altınların, 2. Mahmud'un cülusunun 15. yılında darp edildiği sanılmaktadır. 

"Cevdet Tarihi"nin 1822 olaylarından öğrendiğimize göre; o sırada bir adlî altın 12 kuruş, yarımı 6 kuruş ve çeyreği 100 para idi.

CEDİD ADLİYE ALTINI

2. Mahmud'un tahta çıkışının 16. yılında yani 1823' de, 18 ayarında (binde 748) "Cedid Adliye Altını" adıyla anılan yeni bir altın sikke çıkarıldı. Bu da 19 milimetre çapındaydı. Tam, yarım ve çeyreği vardı. 

Önceden beri, adliye altınının yazısı az ve taklid edilmesi kolay olduğu için, Akdeniz adalarındaki kalpazanlar tarafından kolayca taklid edildiğini düşünen Devlet, sikkenin yazısını çoğaltmak mecburiyetinde kaldı.

Adliye altını ön yüz 
"Sultan-ül Berreyn ve
Hakan-ül Bahreyn-es Sultan ibn-üs Sultan"

Adliye altını arka yüz
"Daraba fi Konstantiniye, 1223"

Cedid Adliye altını ön yüz
"Sultan Selâtin-i Zaman Adlî Mahmud Han"

Cedid Adliye altını arka yüz
"Daraba fi Konstantiniye 1223"

11 Ekim 2021 Pazartesi

ALFRED ADLER (hekim)

AVUSTURYALI  hekim ve psikolog, 1870 yılında Viyana'da doğdu. Freud'un önce öğrencisi sonra meslekdaşı oldu. 1929' dan itibaren New-York'da hocalık etti. 

"Fert psikolojisi"nin kurucusudur. Freud'un cinsiyet psikanalizine karşı; karakter, kişinin gerçek durumuyla özlemleri arasındaki çatışma ve aşağılık duygusu kavramlarına dayanan bir psikanaliz ileri sürdü.

Başlıca eserleri : "Nervöz Karakter Üzerine (1912)", "Fert Psikolojisinin Pratiği ve Teoriği (1918)", "İnsan Bilgisi (1927)", "Fert Psikolojisinin Tekniği (1928-I, 1930-II)", "Yaşama İlmi (1929)", "Çocukların Eğitimi (1930)", "Yaşamanın Anlamı (1933)".

Kendi kurduğu "Uluslararası Birey Psikolojisi Dergisi"nde birçok makale yazdı. Alfred Adler, 1937' de Aberdeen'de (İskoçya) öldü.

9 Ekim 2021 Cumartesi

FİKRET ÂDİL (yazar)

TÜRK  gazeteci, yazar, tercüman, 1901 yılında İstanbul'da doğdu. Galatasaray Sultanîsi'nde okudu. "Tanin", "Cumhuriyet", "Vakit" gazetelerinde çalıştı. "Tan" gazetesinin Atina muhabiri oldu. Yabancı ajanslarda görev aldı. "Yeni İstanbul" (1949-61), "Son Havadis" (1962-63) gazetelerinde çalıştı.

"Artist" (1931)" ve "Yeni S.E.S." (1939-41) dergilerini çıkardı. Çeşitli resmî dairelerde memurluk yaptı. Bankacılıktan emekli oldu. 

Telifleri, adapte ve tercüme roman ve hikâyeleri, röportajlarıyla tanındı. Tiyatro, resim, edebiyat tenkitleri yazdı. İlk telif eseri "Charlie Chaplin" (1931) üzerinedir. Bohem hayatı ve hâtıraları ile ilgili 2 eseri yayınlandı: "Asmalımescit 74" (1933,53), "İntermezzo" (1955).

Seyahat yazılarını "Beyaz Yollar, Mavi Deniz" (1959) adlı kitabında topladı. Ayrıca "D grubu ve Türkiye'de Resim" (1947) adlı bir kitabı basıldı. 

Tercüme romanları arasında; Prévost'dan "Manon Lescaut" (1938), Merejkovski'den "Deli Petro" (1938), Bellu'dan "Söz Müdafaanın" (1942,48), Oursler'den "Bir Başka Adam" (1945) sayılabilir.

Piyes tercümelerinden kitap halinde basılanlar: Piéchaud'dan "Dördüncü" (1940), "Gergedan" (1963), "Kral Ölüyor" (1964), Giraudoux'dan "Deli Saraylı" (1963) v.d.

Ayrıca, Papini'nin "Gog" adlı ünlü eserini Türkçe'ye çevirdi (1958,66). İstanbul Şehir tiyatrosunda oynanıp henüz basılmamış tercüme piyesleri de vardır. Yazılarında; "Bir İstanbullu", "Kamertan", "Kuloğlu" takma adlarını da kullanan Fikret Âdil, 1973' de İsviçre'de vefat etti.

7 Ekim 2021 Perşembe

ABDÜLHAK ADNAN ADIVAR (hekim)

TÜRK  hekimfikir adamı, muharrir, 1882 yılında Gelibolu'da doğdu. Tıbbiye'yi bitirdiği sırada, 2. Abdülhamid'e karşı çıkanlar arasında olduğu için takibata uğradı ve Avrupa'ya kaçtı. Berlin Tıp fakültesinde iç hastalıkları asistanı oldu. 

Meşrutiyet inkılâbında (1908) İstanbul'a döndü. Tıp fakültesine hoca olarak girdi. 1. Dünya savaşı sırasında Sağlık Genel müdürlüğü yaptı. Mütareke yıllarında, son Osmanlı Mebusan meclisine İstanbul mebusu olarak girdi. 

İstanbul, İtilâf devletleri tarafından işgâl edilince, eşi Halide Edib ile beraber Anadolu'ya geçti. 1. Büyük Millet Meclisi hükümetinin "Sıhhiye ve Muaveneti İçtimaiye" vekili oldu. Bir yıla yakın da "Dahiliye Vekâleti" vekilliği yaptı. 

2. yıl, Büyük Millet Meclisi, 2. Başkanlığı'na seçildi. Büyük zaferden sonra, İstanbul'da "Hariciye Vekâleti" delegesi olarak çalıştı. Mustafa Kemal ile arasında çıkan bir fikir anlaşmazlığı üzerine Avrupa'ya gitti. 1926-39 yıllarını, eşiyle birlikte İngiltere ve Fransa'da geçirdi. 

Yurda dönünce, "İslâm Ansiklopedisi" Yazı Kurulu başkanlığını kabul etti (1940-55). Son yıllarında, günlük gazetelere çeşitli konularda makale ve denemeler yazdı. İlk tercüme kitabını yayınlayarak, İngiliz filozofu Bertrand Russel'in tanınmasını sağladı (Felsefe Meseleleri). 
Abdülhak Adnan Adıvar, 1955' de İstanbul'da vefat etti.

Bazı eserleri : "Faust Tahlil Tecrübesi (1939)", "Osmanlı Türklerinde İlim (ilk baskı Fransa'da 1939, 2. baskı Türkiye'de 1943)", "Tarih Boyunca İlim ve Din (monografi 1944)", "Dur Düşün (denemeler 1950)".

5 Ekim 2021 Salı

CLÉMENT ADER (mühendis)

FRANSIZ  mühendis, 1841 yılında Muret'de doğdu. Daha gençliğinde "havayolu" meselesine aklına takmıştı. Önce bir insanı kaldırabilecek güçte bir uçurtma, sonra da tenekeden manivelalı ve lâstik tekerlekli bir "velosipet" yaptı. 

Karayolları idaresine girdi ve 1870 savaşı sırasında kendi parasıyla bir balon yaptı. 1876' da memuriyetten ayrıldı. Fikirlerini gerçekleştirmek ve gerekli sermayeyi sağlama maksadıyla Paris'e gitti. Elektrik alanındaki icadları (mikrofon, tiyatrofon) kısa sürede büyük ilgi gördü ve bu sayede iyi para kazandı.  

Kendini tamamiyle yapacağı işe verdi. Çok sayıda tecrübe ve denemelerden sonra uçabilen bir vasıta olan "Eole"ü meydana getirdi ve buna "avion" adını verdi. Bu uçakla  9.10.1890 tarihinde, yerden havalanarak  50 metre kadar yol aldı. Bu uçuş pek kısa, uçağı da derme-çatma idi, ama bu deneme, uçak tarihinin dönüm noktası oldu. 

1897' de müsait olmayan hava şartları yeni denemelerini engelledi. Devletin yardımından yoksun kalarak, anlayışsızlığa ve ilgisizliğe maruz bırakılan Clément Ader, 1925' de Toulouse'da öldü. Kendisine hakettiği "Uçakçılığın Babası" unvanı verilmiştir. 

3 Ekim 2021 Pazar

MİCHEL ADANSON (botanikçi)

FRANSIZ  botanikçi, 1727 yılında Aix-en-Provence'da doğdu. 20 yaşındayken, bir araştırma yapmak üzere, kendi parasıyla Senegal'e gitti. 1759' da İlimler Akademisi'ne üye oldu.

"Bilinen bütün canlı varlıkların aralarındaki bağıntıların ürünü olan tabiî diziye göre tasviri"ne hasredilmiş büyük bir eser tasarlamıştı.

Bazı kitapları : "Senegal'in Tabiat Bilgisi (1757)", "Bitkilerin Tabiî Familyaları (1763)", "Bitkilerin Farklı Familyalarını Tanıyabilmek İçin Yeni Metod ".

Michel Adanson, 1806' da Paris'te öldü. Bitki koleksiyonu "Paris Muséum"dadır.

1 Ekim 2021 Cuma

ADALI HALİL (sporcu)

TÜRK  pehlivan, 1870 yılında Edirne Adaiçi bucağına bağlı Kilise köyünde doğdu. Bucağının adından dolayı "Adalı" diye anıldı. Güreşe küçük yaşta başladı. Hocası, devrinin en ünlü pehlivanı "Aliço" idi. 

20 yıldan fazla bir süre güreş meydanlarında görüldü. Bu arada "Koca Yusuf", "Kurtdereli Mehmed" pehlivan gibi devler ile de güreş tuttu. 18 yıl Kırkpınar başpehlivanlığını elinden bırakmadı. 

Berlin, Londra ve Amerika'nın birçok şehirlerinde güreşler yaptı. Yurtdışı güreşlerinin hemen hepsini kazandı. Chicago'da yaptığı bir müsabakada, kaçak güreşen rakibine kızarak kaburga kemiklerini kırması üzerine, kendisini linç etmek isteyen seyircilerin elinden canını zor kurtardı. 

1,98 boyunda, 145 kilo çeken Adalı Halil, sert ve kırıcı bir pehlivandı. En parlak yıllarında er meydanından çekildi. Acı bir kuvveti vardı. Ömrünün son günlerinde bile, çamura saplanan buğday yüklü arabayı dingilinden tutup kaldırarak bataktan kurtarmıştı. 

Adalı Halil, 1927' de Edirne'de zatürreeden (akciğer iltihabı) vefat etti. Mezarı, Edirne'deki Kasımpaşa Camii'nin yanındadır. Her yıl Kırkpınar güreşlerine katılan bütün pehlivanların iştirâkiyle mezarı önünde tören yapılır.