31 Aralık 2021 Cuma

Pedro Antonio de ALARCON Y ARİZA (yazar)

İ
SPANYOL  romancı, 1833 yılında Guadix'de doğdu. Önce, "Norma'nın Sonu (1855)" ile coşkun bir romantizm örneği verdi. Sonra, "Afrika Savaşında Bir Gözlemcinin Günlüğü (1859)" adlı bir röportajı ile dikkati çekti. 

Asıl önemli eseri; "Üç Köşeli Şapka" adlı uzun hikâyesidir. Bu sevimli hikâyede,  4. Carlos çağının bütün "Endülüs"ünü canlandırır. Besteci Manuel de Falla meşhur "Üç Köşeli Şapka"sının librettosunu bu eserden çıkarmıştır. 

Alarcon y Ariza, 1891' de Madrid yakınında, Valdemoro'da öldü. 

29 Aralık 2021 Çarşamba

TAHİR ALANGU (yazar)

T
ÜRK  yazar, 1916 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Yüksek Öğretmen okulu Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi (1943). Anadolu'daki öğretmenliklerinden sonra 1956' da İstanbul'a döndü. 1965' den beri Galatasaray lisesinde öğretmenlik yaptı. 

Günümüz edebiyatının çeşitli mesele, şahıslar ve yeni eserleri (özellikle hikâye ve roman yayınları) üzerine inceleme ve tenkitleriyle tanındı. Tahir Alangu, 1973' de İstanbul'da vefat etti.

Eserleri : "Kalevala (1945)", "Çalgılı Kahvelerdeki Külhanbey Edebiyatı ve Numuneleri (1943)", "Sait Faik İçin (1956)", "Ataç'a Saygı (1959)", "Billur Köşk Masalları (1961)", "Cumhuriyetten Sonra Hikâye ve Roman (1959, 3 cilt inceleme ve antoloji), "Ömer Beyefendi'nin Monografisi (1968)"

27 Aralık 2021 Pazartesi

EKREM AKURGAL (arkeolog)

T
ÜRK  arkeolog, 1911 yılında Hayfa'da doğdu. İstanbul Erkek lisesini bitirdi. 1933-41 yıllarında Berlin'de arkeoloji tahsil etti ve doktorasını yaptı. 1941' de Ankara Üniv. Dil, Tarih, Coğrafya fakültesinde asistan, sonra doçent ve 1949' da profesör oldu. 10 yıl sonra "ordinaryüs" unvanını aldı. 

1948' den itibaren; İzmir, Sinop, Daskyleion, Foça, Çandarlı ve Erythrai kazılarını idare etti. Türk Tarih kurumu ve Anıtlar Yüksek kurulu üyesi olan Akurgal, Avusturya, Almanya arkeoloji enstitüsü aslî, Londra'da Hallenic Studies cemiyetiyle Amerikan Arkeoloji enstitülerinin şeref üyeliğine seçilmiştir.

Bordeaux üniversitesi tarafından kendisine "fahri doktor" payesi verildi (1960). Princeton üniversitesinde ders verdi (1961-62). 1981 Kültür Bakanlığı Büyük ödülünü aldı. Ayrıca Almanya ve İtalya'dan ödül aldı. Eserlerinin büyük kısmı Avrupa ve Amerika'da yayınlanan Ekrem Akurgal, 2002' de İzmir'de vefat etti.

25 Aralık 2021 Cumartesi

THÉOPHİLE ALAJOUANİNE (hekim)

FRANSIZ  hekim, 1890 yılında Verneix, Allier'de doğdu. 1926' da klinik şefliğine (Paris) ve 1947' de Salpêtrière hastanesi, nöroloji kliniği kürsüsü profesörlüğüne getirildi. 

Nörolojiyle ilgili eserleri; beyin atrofileri (1927), belkemiği fıtığının ilik kökü üzerindeki basıncı (1933), sinir osteoartropatileri, beyin dolaşımının (1936) ve beyin ödemlerinin patolojisi, konuşma ve afazinin fizyopatolojik mekanizmaları, yüz spazmları ve tedavisi hakkındadır. 

Modern nörolojide onun araştırmalarının izini taşımayan hiçbir bölüm yoktur. Théophile Alajouanine, 1980' de Paris'de öldü. 

23 Aralık 2021 Perşembe

AKŞAM (gazete)

İ
STANBUL'DA yayınlanan günlük siyasî gazete. 1918 yılında Kâzım Şinasi Dersan tarafından kuruldu. 9 Haziran 1957 tarihinden itibaren "sabahları" çıkmaya başladı. 

Türk siyaset ve basın hayatının tanınmış simalarından Necmettin Sadak, "Milliyet" gazetesinin kurucusu Ali Naci Karacan ve "Dünya" gazetesinin kurucularından Falih Rıfkı Atay, "Akşam" gazetesinde uzun yıllar çalıştılar. 

Gazete 1957 yılında, Mâlik Yolaç tarafından, Kâzım Şinasi Dersan'dan satın alındı. 1 Haziran 1965' de Nur Ökten'e devredildi. 1971' den itibaren birkaç kez el değiştirdi. 1982' den 1994 yılına kadar yayına ara verdi. 14 Eylül 1994' de Mehmet Ali Ilıcak'ın yönetimine girdi. 2013 yılında da Ethem Sancak tarafından kurulan "Türk Medya" grubuna satıldı.  Gazete yayın hayatına, halen devam etmektedir.

21 Aralık 2021 Salı

SABAHATTİN KUDRET AKSAL (yazar)

TÜRK  şâir ve yazar, 1920 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniv. Edebiyat fak. "felsefe" bölümünü bitirdi (1943). 1951' den sonra, İstanbul belediyesine bağlı kuruluşlarda çalıştı. 

İlk şiirinin "Varlık" dergisinde yayınlanmasından (ağust. 1938) bu yana sanatının ağırlığını şiirde göstermekle beraber hikâye ve oyun türlerinde de eserler verdi. Eserlerinin hepsinde, psikolojik unsuru ve biçim kaygılarını ön planda tutar. 

İlk hikâye kitabı "Gazoz Ağacı" ile 1955 Sait Faik Hikâye armağanını, 2.  hikâye kitabı "Yaralı Hayvan" ile Türk Dil Kurumu 1957 Sanat armağanını kazandı. 

Şiir kitapları : "Şarkılı Kahve (1944)", "Gün Işığı (1953)", "Duru Gök (1958)", "Elinle (1962)", "Bir Sabah Uyanmak (1962)", "Eşik (1970)", "Çizgi (1976)", "Zamanlar (1982)", "Bir Zaman Düşü (1984)", "Buluşma (1990)".

19 Aralık 2021 Pazar

AKİS (dergi)

HAFTALIK  siyasî dergi, Metin Toker tarafından 1954 yılında kuruldu. Amerikan dergisi "Time"ın benzeri olarak Ankara'da yayınlanmaya başladı. Türkiye'de bu tip yayın organlarının ilki oldu. 

Özelliği, olayları teferruatla renklendirerek, genişliğine ve kendine has bir üslûpla nakletmesiydi. 

Dergi 1960' da TBMM tahkikat komisyonunca kapatıldı. Bir ay sonra tekrar yayınlandı. Akis dergisi, 1967 yılı sonuna kadar yayına devam etti.

17 Aralık 2021 Cuma

AKİDE ŞEKERİ ve AKİDE MERASİMİ

Â
Dİ  şekerle (sakkaroz) yapılır. Toz veya kesme şekere sitrik (limon asidi) veya tartarik asit ya da potasyum bitartarat katılarak kesilir. İçine çeşitli meyve özü, zararsız sunî veya tabiî esanslar, kahve veya kakao, fındık, badem gibi kuruyemişler konur, kullanımına izin verilen boyalarla boyanır. 

Elle veya makineyle kesilir. İçindeki şeker yüzde 98' den az olamaz. Akide şekerinin günümüzdeki kesiliş tarzının ünlü şekerci Hacı Bekir Efendi'nin buluşu olduğu söylenir. Hacı Bekir kesiminden evvel bu şeker, eski bakır mangırlar büyüklüğünde ve şeklinde kesilir, göbekleri de çukur bırakılırdı. Asıl özelliği baharatlı şeker oluşuydu ve başta tarçınlı ve karanfillisi gelirdi.

15 Aralık 2021 Çarşamba

BEDİÎ FAİK AKIN (gazeteci)

TÜRK  gazeteci, 1921 yılında Bandırma'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Tıp fakültesindeki tahsilini yarıda bırakarak ticarete atıldı. Daha sonra gazeteciliğe başladı (1945).

Tasvir, Tan, Milliyet, Yeni İstanbul, Ulus gazetelerinde fıkralar yazdı. Sahibi olduğu Dünya gazetesinde fıkralarına devam etti. 

1975' de gazetesini sattı. Hürriyet ve Son Havadis gazetelerinde fıkra yazarlığına devam etti. Yıllarca yurt dışında yaşayan Bediî Faik Akın, 2015' de İstanbul'da vefat etti.

Kitapları : "Efendime Söyliyeyim (fıkralar, 1954)", "Yalancı (roman, 1954)", "Sam Amca'nın Evinde (Amerika notları, 1954)", "Bir Garip Ada (İngiltere notları, 1957)", "O Biçim (hapishane notları, 1958)", "İhtilâlciler Arasında Bir Gazeteci (1967)", "Rusya'dan (SSCB notları, 1968)".

13 Aralık 2021 Pazartesi

AKBABA (gazete)

İSTANBUL'DA  yayınlanan haftalık, siyasî mizah gazetesi. 1924 yılında Yusuf Ziya Ortaç tarafından kuruldu. 208 sayı çıktıktan sonra kapandı. 

1933' de yeni harflerle tekrar yayınlanmaya başladı. 1950-51 yıllarında bir kere daha yayınına ara verdi. Yusuf Ziya Ortaç'ın 1967' de vefatından sonra gazete oğlu Ergin Ortaç tarafından devam ettirildi.

Yusuf Ziya Ortaç zamanında gazete, genç mizah yazarları ve karikatürcülerin yetiştiği, hazırlandığı özel bir okul niteliğindeydi.

11 Aralık 2021 Cumartesi

İSMAİL AKÇAY (sporcu)

TÜRK  atlet, 1942 yılında Balıkesir'de doğdu. Atletizme, tahsilini yaptığı Jandarma Astsubay okulunda başladı. Önceleri, uzun mesafe ve kır koşularına katıldı, sonra "maraton" dalında karar kıldı. 

1964 ve 1965 yıllarında Türkiye maraton şampiyonluklarını kazandıktan sonra, 1966' da Sarajevo'da yapılan Balkan oyunlarında şampiyonluk aldı. 1967' de Amerika'da yapılan Las Vegas maratonunda 2. oldu. Aynı yıl Akdeniz ve Balkan yarışmalarında da 2. oldu. 

1968' de Mexico olimpiyatında ve Uluslararası Tokyo maratonunda 4. oldu. Ocak 1969' da Las Vegas'da yapılan Dünya maraton yarışmasında 2. geldi. 1971' de Balkan şampiyonu ve Akdeniz oyunları 3. sü, 1972 ve 1973 yıllarında Balkan 2. oldu.

1975' de antrenörlüğe başlayan İsmail Akçay ünlü atletler yetiştirdi. Adına koşular düzenlenmektedir. 

9 Aralık 2021 Perşembe

AKÇA KOCA (osmanlı kurucularından)

O
SMANLI  devletinin kuruluşuna katıldı, (doğum yeri ve yılı ?). Bir aşiret beyi ve Osman ve Orhan Beyler'in silâh arkadaşıydı. 1320 yılına doğru, İzmit ve Sakarya taraflarını "fetihle" görevlendirildi. Buralarda bazı yerleri aldı. 

Aşiret beylerinden Konuralp ile beraber Aydos ve Samandıra'yı fethetti. Bu başarısından ötürü kendisine Samandıra kalesi "mülk" olarak verildi. 

Daha sonra Gazi Abdurrahman ile beraber İzmit-Üsküdar arasındaki yerlere akınlar yaptı ve buraları da yeni kurulan Osmanlı toprakları içine kattı. 

Oğlu Hacı İlyas, torunu Fazlullah Paşa, onun oğlu Mevlânâ Kutbeddin ve onun da oğlu Seydi Çelebi'dir.  Bütün bu adları geçenler Osmanlı devletinin kuruluşunda ve gelişmesinde rol oynadılar. 

Kocaeli vilâyeti ismini Akça Koca'dan aldı. Akça Koca, 1328 yılında Kandıra'da vefat etti.

7 Aralık 2021 Salı

AHMED ZİYA AKBULUT (ressam)

T
ÜRK  ressam (d. 1869 - ö. 1938). Eski ressamlarımızın çoğu gibi Harp Okulu mezunuydu. Osman Nuri Paşa'dan ve Hoca Ali Rıza Bey'den resim dersleri aldı. Gelişen sanat çalışmalarına paralel olarak müspet ilimlere de merak saldı. Kısa zamanda; matematik, astronomi ve özellikle "menazır" denilen perspektif bilimi dallarında otorite olarak tanındı.

"Osmanlı Ressamlar" cemiyetinin üyesi ve titiz bir "gerçekçi (realist)" olan sanatçı, "perspektif" kurallarını kesinlikle tablolarında tatbik ederdi: Çizgilerin ön planlarından ufuk noktasına kaçışları, eşyayı sınırlandıran desenin modele uyması, ışık, gölge ve yarı gölge gibi renklerin kopya edilmesi tablolarının özelliği idi. 

Genel olarak "Ali Rıza okulu" denilebilecek bir resim anlayışının temsilcisidir. Bu anlayışa göre ressam; gördüğü tabiat parçasına veya modele, yeni elemanlar katmayacak, bu tabiatı ve modeli değiştirmeyecek, objektif olacaktır. Sanatçının Resim ve Heykel müzesindeki "Beyazıt İmareti" adlı tablosu, bu anlayışın en başarılı örneğidir.

Bazı eserleri : "Beyazıt İmareti", "Sultanahmet Camii", "Mihrimah Camii".

5 Aralık 2021 Pazar

HÜSEYİN AKBAŞ (sporcu)

TÜRK  güreşçi, 1933 yılında Tokat'da doğdu. Güreşe köyünde "karakucak" ile başladı. Bir ayağı sakattı, buna rağmen güreşe büyük kabiliyeti vardı. Onu bir karakucak güreşinde seyreden Yaşar Doğu, Ankara'ya götürdü ve "minder güreşi"ne başlattı. 

1953 yılında sıkletinin Türkiye şampiyonluğunu aldı ve Millî Güreş takımına seçildi. 1954' de parlak güreş hayatının ilk Dünya şampiyonluğunu kazandı. Bundan sonra, 1955 Greko-romen Dünya 3. sü, 1956 Dünya Kupası 1. si ve Olimpiyat 3. sü. 

1957, 1958, 1959, 1962, 1965 yıllarında Dünya şampiyonu, 1961 Dünya 3. sü, 1964 Olimpiyat 2. si oldu. Bu başarılarıyla büyük bir rekor tesis etti.

52 ve 57 kilolarda kazandığı bu büyük başarılarla dünyanın gelmiş-geçmiş en ünlü güreşçisi olarak tanınan Hüseyin Akbaş, 1989' da Tokat'da vefat etti.

3 Aralık 2021 Cuma

OKTAY AKBAL (yazar)

TÜRK  hikâye yazarı, 1923 yılında İstanbul'da doğdu. Özel İstiklâl lisesini bitirdikten sonra (1942), birkaç yıl üniversiteye gitti. Millî Eğitim bakanlığı tercüme bürosu dışında resmî bir işte çalışmadı. Tekil 1. ve 3. şahıslara söylettiği iç monologlar diye özetlenebilecek hikâyelerinde, otobiyografi izleri taşıyan uzak, yakın, dağınık hayat parçalarını birleştirir.

İnce duygulu, aydın, çoğunluk orta sınıf insanının toplum törelerine intibaksızlık ve ferdî ümitsizliklerini, hikâyelerinde nakletti.

Hikâyeleri : "Önce Ekmekler Bozuldu (1946)", "Aşksız İnsanlar (1949)", "Bizans Definesi (1953)", "Bulutun Rengi (1954)", "Berber Aynası (1958)", "Yalnızlık Bana Yasak (1967)", "Tarzan Öldü (1969)", "İstinye Suları (1973)", "İlk Yaz Devrimi (1977)", "İki Çocuk (1979)", "Hey Vapurlar, Trenler (1981)", "Lunapark (1983)", "Ey Gece Kapını Üstüme Kapat (1988)", "Hücrede Karmen (1998)", "İlk Yaz Devrimi (2000)".

Romanları : "Garipler Sokağı (1950)", "Suçumuz İnsan Olmak (1957)", "İnsan Bir Ormandır (1975)", "Düş Ekmeği (1983)", "Batık Bir Gemi (1997)".

Türk Dil kurumunun 1958 roman ödülünü (Suçumuz İnsan Olmak) ve 1959 Sait Faik hikâye (Berber Aynası) armağanını kazanandı. "Deneme" ve "hatıra" türünde de eserler verdi. Çeşitli gazetelerde yazarlık da yapan Oktay Akbal, 2015' de Muğla'da vefat etti.  

1 Aralık 2021 Çarşamba

BESİM ÖMER AKALIN (hekim)

TÜRK  hekimi, 1862 yılında İstanbul'da doğdu. Askerî Tıp okulunu "yüzbaşı" rütbesiyle bitirdi. Kısa süre sonra Paris'e gönderildi. Başta Boudin olmak üzere büyük otoritelerin kliniklerine devam ederek, "kadın doğum ve hastalıkları" bilgisini artırdı. Yurda dönüşünden sonra "generalliğe" yükseldi.

Okul binalarından ayrı, Gülhane parkı içinde bir doğumevi (velâdethane) yaptırmayı başardı. Bir durgunluk içine giren "Hilâl-i Ahmer (kızılay)" cemiyetini tekrar harekete geçirdi. "Veremle Mücadele", "Çocuk Esirgeme" ve "Süt Damlası" cemiyetlerini kurdu. Binlerce tıp talebesine modern doğum bilgisini öğrettiği gibi, "ebe" yetiştirmek üzere, Tıp fakültesine bağlı bir de okul açtı. 

1908 Meşrutiyetinde rütbesi albaylığa indirildi. 2. Abdülhamid devrinde olduğu gibi, Meşrutiyetten sonra da padişah sarayına yakınlığını ve halk arasında "paşa" unvanını muhafaza etti. 1909' da fakülte haline getirilen Tıbbiye'ye, Cemil Paşa'dan sonra seçilen ikinci dekan oldu (1911).

29 Kasım 2021 Pazartesi

AKA GÜNDÜZ (yazar)

TÜRK  romancı, hikâyeci, şâir ve gazeteci. Asıl adı Enis Avni'dir. 1886 yılında Selânik'te doğdu. İlköğrenimini Serez ve Selânik'te yaptı. İstanbul'a gelince Galatasaray lisesinde, Edirne ve Kuleli askerî okullarında ve Harbiye'de okudu. Hastalığı sebebiyle Harbiye'den ayrıldı. 

Paris'e giderek 2,5 yıl kadar "hukuk" ve "güzel sanatlar" öğrenimi yaptı. Tahsilini yarıda bırakarak İstanbul'a döndü. Siyasî sürgün olarak Selânik'e gönderildi. 1908' de Hareket ordusuyla, gönüllü olarak İstanbul'a girdi. 

Bir yıl kadar Adana meclisi idare başkâtipliği yaptı. İstifa ederek "gazetecilik" hayatına atıldı. Mütarekede (1919) Malta adasına sürülenler arasındaydı. Yurda dönünce, yazarlığa devam etti. 1932 - 1946 yılları arası Ankara milletvekilliği yapan Aka Gündüz, 1958' de Ankara'da vefat etti. 

Önce Selânik'te çıkan gazete ve dergilerdeki yazılarıyla tanındı. Bunlar arasında; "Çocuk Bahçesi (1905)" ve "Genç Kalemler (1911)" vardır. Millî edebiyat akımına katıldı. 70' e yakın kitap yayınladı. Şiirleri, küçük ve büyük hikâyeleri, romanları, piyesleri, mizah yazıları, fıkraları vardır. Konularını halk çevrelerinden alan, sade bir dille yazılmış yarı realist romanlarıyla sevilir.

27 Kasım 2021 Cumartesi

JEAN AİCARD (yazar)

F
RANSIZ  şâir ve tiyatro yazarı, 1848 yılında Toulon'da doğdu. Şiir kitaplarıyla ince duygulu ve samimi bir yazar olarak tanındı; "Körpe İnançları (1867)", "Provans Şiirleri (1874)", "İsa (1896)", "İsa'nın Kanı (1917)".

Yazdığı birçok oyun arasında özellikle "Le Père Lebonnar (1889)" adlı eser o devirde Fransa ve İtalya'da büyük başarı kazanmıştı. 

Birçok romanı da vardır; "Camargue Kralı (1890)", "Siyah Elmas (1895)", "Benjamine (1906)" ve çok okunan "Maurin des Maures (1908).

1909 ' da Fransız akademisine seçilen Jean Aicard, 1921' de Paris'de öldü.

25 Kasım 2021 Perşembe

AHUNDZADE FETHİ ALİ ( yazar)

AZERBAYCANLI  edebiyatçı, tiyatro yazarı, 1811 yılında Şeki'de doğdu. Medrese öğrenimi sırasında Doğu dillerini öğrendi. Sonra, şâir Mirza Şefi'nin tesiriyle bir Rus okuluna girdi. Din adamı olmaktan vazgeçerek askerliği meslek olarak seçti. Albaylığa kadar yükseldi.

Rus edebiyatından ayrı olarak; felsefe ve sosyal bilimlerle ilgilendi. Kafkasya genel valisi Varantsoy, Tiflis'de bir tiyatro binası yaptırınca (1850), bu tiyatroda oynanmak üzere piyes yazmaya başladı. Bunlar "komedi" türündendi; 

"Hikâye-i Molla İbrahim Halil Kimyager (1850)", "Mösyö Yurdan Hekim-i Nebatat ve Derviş Mest Ali Şah Meşhur Câzuger (1850)", "Sergüzeşt-i Vezir Han-ı Serap yahut Lenkeran Veziri (1850)", "Hirs-i Guldur Basan (1851)", "Sergüzeşt-i Merd-i Hasis (1852)", "Murafaa Vekillerinin Hikâyeti (1855)", "Adanmış Kevakip yahut Hikâyeti Yusuf Şah (1856)" adlarındaki bu piyesler 1859 yılında bir arada basıldı. 

Temsilat-ı kabudan Mirza Fethi Ali Ahundzade'nin piyeslerinin önemi, halk diliyle ve halkın günlük meseleleri ele alınarak yazılmasından gelir. Ayrıca Türk telif tiyatro eserlerinin ilk örneklerindendir. Ahundzade, Azerbaycan uyanış edebiyatının öncülerindendir.

23 Kasım 2021 Salı

AHRAR FIRKASI (parti)

İSTANBUL'DA kurulan ilk siyasî parti (1908). İttihat ve Terakki fırkasına muhalefet etmek üzere kuruldu. Başlıca kurucuları : Ahmed Samim, Celâleddin Ârif, Fazıl, Mahir Said, Nihad Reşad, Nureddin Ferruh, Tahir Hayreddin, mabeyinci Reşid Beyler ve Damat Salih Paşa'dır. Fırka başkanlığı Prens Sabahaddin'e teklif edilmiş, fakat kabul etmemişti. 

Kuruluşu sırasında yayınlanan programda partinin gayesi şöyle açıklanmıştı : "En geniş anlamıyla hürriyetlere yer vermek, mahallî yetkileri genişleterek, âdem-i merkeziyet esasını uygulamak".

Bu partinin çevresinde gayrimüslim milletvekilleriyle, 2. Meşrutiyet'in kuruluşundan, İttihat ve Terakki'nin icraatından memnun olmayanlar toplandı. Mebusan meclisinde küçük, müessir bir grup meydana getirdiler.

21 Kasım 2021 Pazar

AHMED ŞUAYB (yazar)

EDEBİYATI  Cedide yazarlarından, 1876 yılında İstanbul'da doğdu. Fatih rüştiyesinde, Vefa idadîsinde okudu. Hukuk mektebini bitirdi. Sonradan sadrazam olan Hakkı Paşa'nın yardımcısı olarak, hukuk mektebinde, "idare hukuku" öğretmenliği yaptı. Cemiyeti Rüsumiye üyeliğinde bulundu. 

2. Meşrutiyet'ten sonra Hukuk mektebinde idare hukuku, devletler hukuku dersleri verirken, Maarif meclisi üyeliğine, Tedrisat-ı İptidaiye müdürlüğüne, İstanbul Maarif müdürlüğüne, en sonunda Divanı Muhasebat müddei umumîliğine getirildi.

"Serveti fünun" dergisinin en parlak döneminde, Edebiyatı Cedideciler arasında, pek genç olduğu halde, mühim bir yer tuttu. Batı düşünce ve edebiyat dünyasından 8 ünlü adamın hayatını, eserlerini inceleyen "Hayat ve Kitaplar (1901)" adlı eserinden sonra yayınlanan "Esmar-i Matbuat" da ciddi bir araştırma sayılabilir.

19 Kasım 2021 Cuma

AHMED SAMİM (gazeteci)

TÜRK  gazeteci, 1884 yılında Pirzerin'de (Kosova) doğdu. İlk öğrenimini İstanbul, Fatih'te yaptı. Mektebî Sultanî (Galatasaray) ile Robert kolejde okudu. Reji memuru oldu. 2. Meşrutiyet'ten sonra basın hayatına girdi. 

"Ahrar" fırkasının yayınladığı "Osmanlı" gazetesinde yazarlık yaptı. "31 Mart" vak'asından (1909) sonra "Hilâl" gazetesini çıkardı. İsyancıların elinden kurtulup Ayastefanos'daki (Yeşilköy) Hareket ordusu karargâhına sığındı
Hayat normale dönünce, İstanbul Emniyet müdürlüğünde vazife aldı. Sonra "Sada-i Millet" gazetesinin yazı işleri müdürü oldu. 

Köprüden geçerken bir kurşunla 26 yaşında öldürüldü (1910). Katili bulunamadı. İttihad ve Terakki cemiyeti aleyhinde sert, ateşli yazılar yazmış, ileri fikirli cesur bir gazeteciydi. 

17 Kasım 2021 Çarşamba

AHMED NAKŞÎ (ressam)

TÜRK  minyatür ressamı, müneccim ve şâir, 16. yüzyıl sonuyla 17. yüzyıl başında yaşadı. Hayatı hakkında kesin bilgi yoktur. Âşık Çelebi tezkiresine göre, İstanbul'un Ahırkapı mahallesindendir. Usta bir minyatür ressamı ve şâirdir. 

Sultan 1. Ahmed devrinde Süleymaniye camii muvakkitliğini yapmıştır. Günümüze gelmiş olan 49 minyatürü, 2. Osman'a takdim edilmiş olan, Taşköprülüzâde'nin "Şakayık-ı Numaniye" tercümesi içinde yer alır. Topkapı Sarayı müzesinde bulunan bu eserde; Nakşî âlimlerin, din adamlarının ve sultanların, kitabın metnindeki tariflere dayanan hayalî portrelerini yapmıştır. 

Ahmed Nakşî  (Şakayık-ı Numaniye'den)

Ahmed Nakşî  (Şakayık-ı Numaniye'den)

15 Kasım 2021 Pazartesi

AHMED MUSA (ressam)

MİNYATÜR  ressamı, 14. yüzyılda Safevîler'in Saray ressamıydı. Dost Muhammed'e göre İlhanlı hükümdârı Ebu Said Hüdabende (1316 - 1336) devrinde yaşadı. Tebriz'de daha sonraki minyatür okulunun kurucusudur. 

"Kelile Dimne", "Miraçnâme", "Ebu Saidnâme" ve "Tarihi Cengiz Han" adlı 4 eseri minyatürlediği bildirilen Ahmed Musa'nın bu eserlerinden sadece Topkapı Sarayı müzesindeki bir albüm içinde yer alan "Miraçnâme"ye ait 8 minyatürü günümüze gelmiştir. 

Ahmed Musa minyatürü  (Miraçnâme'den)

13 Kasım 2021 Cumartesi

AHMED LÜTFİ EFENDİ (vak'anüvis)

OSMANLI  vak'anüvislerinden, 1817 yılında İstanbul'da doğdu. Nalıncı esnafından Mehmed Ağa'nın oğlu. 1837' ye kadar devrin en şöhretli ilim adamlarından Arapça, Farsça, hadis, tefsir, fıkıh dersleri aldı. 

1831' de "kadılık" yapmaya hak kazandı. Vak'anüvis olarak; 1825 - 1867  devrinin tarihini yazdı. 12 ciltlik eserin, ancak 8 cildi basılmıştır. Diğerleri "yazma" olarak Türk Tarih Kurumu kütüphanesindedir. Ahmed Lütfi Efendi, 1907' de İstanbul'da vefat etti.

Diğer eserleri : İmam-ı Gazalî'nin "Talim-ül Müteallim"ini, "Tefhin-ül Müteallim" adıyla tercüme etti. "Divançe"si vardır. Başkası tarafından çevrilmiş bir "Robenson" tercümesinin dilini düzeltmiştir. 1869' da ilk 2  harfi basılan bir "Lûgat-ı Kamus" hazırlamıştır.

11 Kasım 2021 Perşembe

AHMEDÎ ALTINI (dinar)

TOLONOĞULLARINDAN  Ahmed bin Tolon'un (hük. 868 - 884) Mısır'da kendi adına kestirdiği altın dinar. Adından dolayı bu dinarlara "Ahmedî" denmiştir. 

Ahmedî dinarının çapı 23 milimetredir. Dinarın ortasında, etrafında, ön ve arka yüzünde Kur'anı Kerim'den âyetler vardır.

Ahmedî altını  (ön yüz)

Ahmedî altını  (arka yüz)

9 Kasım 2021 Salı

AHMED FEHİM (tiyatrocu)

T
ÜRK  tiyatrocu, 1851 yılında İstanbul'da doğdu. Hattat ve âlim Abdülkadir Efendi'nin oğlu. Çocukluğunda tornacı olarak çalıştı ve Sanayi mektebi şefliğine alındı. 

Fotografi, çinkografi ve tezhip işlerine merakı vardı. Sevdiği ve devamlı gittiği Gedikpaşa tiyatrosu aktörleriyle tanıştı. 1876' da Rus harbi başladığında, Gedikpaşa tiyatrosunun Ermeni aktörlerinin bir kısmı Edirne'ye gidince, Ahmed Fehim tiyatroya girdi. 

Tiyatroda ilk defa "Çifte Sağırlar" komedisinde uşak "Bonifos" rolünü oynadı.

Fasulyacıyan trubuyla Bursa'ya giden Ahmed Fehim, orada Ahmed Vefik Paşa'nın ilgisini çekti. Paşa, Fehim Efendi'ye roller vermeye başladı. Ahmed Fehim İstanbul'a dönüşünde, kendisi bir kumpanya teşkil etti. "Osmanlı Komedi Heyeti" adı verilen bu kumpanyada çağdaş Fransız tiyatrosundan tercüme edilmiş komedi ve vodvilleri oynadı.

2. Meşrutiyette ilk defa Namık Kemal'in "Vatan" piyesini sahneye o koydu. Dârülbedayi'i kurmak üzere İstanbul'a gelen Antuan, onu komedi kısmına hoca seçti. Ahmed Fehim, 1930' da İstanbul'da vefat etti. [ünlü ressam Münif Fehim'in (1900-1983) babasıdır].

7 Kasım 2021 Pazar

AHMED CEVDET PAŞA (tarihçi)

OSMANLI  devlet adamı, tarihçi, hukukçu, edebiyatçı, 1822 yılında Lofça'da (Bulgaristan) doğdu. Öğrenimini Lofça müftüsü Hafız Ömer Efendi'den yaptı. 1839' da İstanbul'a gelerek, medrese öğrenimine devam etti. Murad Molla tekkesinde devrin şâir ve bilginleriyle tanıştı. 

Müderris olduktan sonra, Mustafa Reşit Paşa'nın çocuklarına ders vermeye başladı. Âli ve Fuad Paşalarla tanışarak siyasî alandaki görgüsünü artırdı. 1850' de Maarif meclisi üyesi olarak, Erkek Öğretmen okulu müdürlüğüne getirildi.

Fuad Paşa ile Bursa'ya yaptığı seyahat sırasında "Kavaid-i Osmaniye" adlı kitabı ve Şirket-i Hayriyye'nin kuruluşuna ait projeleri hazırladı. İstanbul'a dönüşünde Öğretmen okulu ve Maarif meclisinde esaslı değişiklikler yaptı. 1851' de Encümen-i Dâniş'in kurulmasına önayak oldu. 

1852' de Fuad Paşa ile Mısır'a gitti. Dönüşte, meşhur "Tarih"inin ilk 3 cildini hazırlayıp Abdülmecid'e sundu. "Süleymaniye" derecesine yükseldi ve "vakanüvis" oldu (1855). 1861' de "Meclis-i Vâlâ" üyeliğine getirildi. 2 ay sonra "fevkalade komiser" sıfatıyla İşkodra'ya, 1863' de Bosna-Hersek müfettişi olarak Bosna'ya gönderildi.

1868' de "Divan-ı Ahkâm-ı Adliye" reisliğiyle İstanbul'a çağrıldı. Mahkemelerin ıslahı ve yeni kuruluşlar bu zamanda ele alındı. Cevdet Paşa'nın başkanlığında kurulan bir ilim heyeti, Hanefî fıkhına göre hazırlanan "Mecelle"yi tamamlayıp yayınladı.

1873' de "Maarif-i Umumîye" nezaretine tayin olundu. Sıbyan, rüştiye, idadî okullarının tanzimi ve okutulacak kitapların düzenlenmesini sağladı. Birçok devlet kademesinde bulundu.

Yanya valisi, Suriye valisi oldu. Hukuk mektebinde dersler okuttu. Girit meselesiyle ilgilendi. 1890' da, 2. Abdülhamid kendisini "Meclis-i Âlî"ye memur etti. Ahmed Cevdet Paşa, 1895' de İstanbul, Bebek'te vefat etti.

Tanzimat devrinin en büyük devlet adamlarından biri olan Ahmed Cevdet Paşa, 30 cilde yakın eser verdi. Yazdığı nizamnâme ve talimatnâmeler de ciltler tutar. 

Eserleri : "Medhal-i Kavaid (rüştiyeler için, 1851, 1874, 1875, 1884 ve tarihsiz bir basım)", "Tarih-i Cevdet (12 cilt, 1853-83, 1862-83, 1885-91, çeşitli ciltlerinin tarihli-tarihsiz yeni basımları da var)", "Beyan-ül Unvan (1856-72)", "Mukaddime-i İbn Haldun (1. cildinin 6. faslını çevirdi - 1860)", "Takvim-ül Edvar (1870, 1882)", "Kavaid-i Türkî (sıbyan okulları için 1871, 1875, 1885)", "Kısas-ı Enbiyâ Aleyhim-üs Selâm ve Tevârih-i Hülefa (12 cüz, 2 cilt, 1874-88, 1905, 1912-20; 10 cilt olarak 1945-47, tek cilt olarak 1963, 1966 Sadi Irmak yayını)", "Miyar-ı Sedad (ilkokullar için, İlm'i mantıktan, 1876, 1885)", "Talikat-i Ahmed Cevdet alâ Netayıc-ül Efkâr Şerh-ül Ezhar (1876)", "Âdâb-ı Sedad min İlm-ül Âdâb (1877, 1885)", "Belâgat-i Osmaniye (hukuk mektebinde takrir olunan derslerin özeti - 1880, 1881, 1885, 1889, 1892, 1908)", "Süruri Mecmuası (tarihçi Süruri'nin tarih mısralarını havi mecmua - 1881)", "Kavaid-i Osmanî (Keçecizade M. Fuad Paşa ile beraber - 1884, 1889, tek başına yeni tertip Kavaid-i Osmaniye -1885, 1886, 1888, 5. ve 7. basımlar 1893, tarihsiz basım var, eser Levis Sanbunci tarafından El Mirât-üs Seniye f'il Kavaid-il Osmaniye adıyla Arapçaya da çevrildi- 1867)", "Hulâsat-ül Beyan fi Telif-il Kur'an (1885)", "Şerh-i Kitab-ül Emanet (1888)", "Kırım ve Kafkas Tarihçesi (2. basım 1889)", "Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye (2.basım 1889)", "Eser-i Ahd-i Hamidî (ilkokullar için din bilgisi, 1891)", "Malûmat-ı Nafia Risalesi (tarihsiz 2 baskı var)", "Tezakir (3 cilt, 1953-63-67)".

5 Kasım 2021 Cuma

AHMED CEVDET BEY (gazeteci, yazar)

T
ÜRK  gazeteci-yazar, 1861 yılında İstanbul'da doğdu. Kaptanpaşa rüştiyesinde okudu. Mülkiye ve sonra Hukuk mektebini bitirdi. Özel derslerle Arapça, Fransızca, Almanca, Rumca öğrendi. 21 yaşında bu dillerden tercümeler yaparak "Tercüman-ı Hakikat" gazetesine girdi.

Bir süre "Takvim-i Vekayi" yazı kurulunda bulundu, sonra "Tömbeki" rejisinde, Osmanlı bankasında memur oldu. "Sabah", "Tarih", "Saadet" gazetelerine başyazarlık yaptı. Günlük "İkdam" gazetesinin imtiyazını alıp yayın hayatına atıldı (23. 6. 1894). 

Gazetesinin yanında bir de "İkdam kütüphanesi" kurarak değerli birçok eseri, bu arada Evliya Çelebi seyahatnamesinin ilk 6 cildini yayınladı. 

2. Meşrutiyet'ten sonra gazetesinde teknik değişikliğe giderek sayfa sayısını artırdı, Türk gazeteciliğinde bir hamle yaptı. "İttihat ve Terakki" cemiyetine karşı muhalefete geçti. Avrupa'ya gitti (1909). Oradan gazetesine sürekli yazılar gönderdi. 

İlk Basın kongresi için Ankara'ya geldi. İlk oturumda heyecandan kalp krizi geçirdi ve ertesi gün vefat etti (1935). 

Ahmed Cevdet Bey yazılarını sade bir dille yazardı. "Türkçülük" akımını benimsemişti. Halk tarafından çok sevilirdi.

3 Kasım 2021 Çarşamba

AHMED CELÂLEDDİN dede (şâir)

19. yüzyıl mevlevî şâirlerinden. 1853 yılında Gelibolu'da doğdu. Üsküdar ve Galata mevlevîhanelerinde mesnevî okuttu. 

Farsça, Türkçe, Arapça şiir yazardı, fakat şiirleri yayınlanmadı. Ahmed Celâleddin dede, 1946 (?) yılında İstanbul'da vefat etti.

1 Kasım 2021 Pazartesi

AHMED AFYONKARAHİSARî (hattat)

TÜRK  hattat, 873 yılında Afyon'da doğdu. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Lakabından Afyonkarahisarlı olduğu anlaşılıyor. İlk hocasının Yahya Sofi olduğu iddia edilse de bu yanlıştır. Çünkü, yaşadığı tarihler uyuşmaz, ayrıca eserlerinin ketebe kıtasında hocası olarak kaydedilmemiştir. İmzalarında sadece, Seyyid Esadullah Kirmanî'nin adı geçer.

Afyonkarahisarî, hayatın maddî kıymetlerine karşı kayıtsızdır. Sanata ve ilme olan meyli dolayısıyle Arapça ve Farsça öğrenmiş, ilim ve edebiyatla uğraşıp şiirler yazmıştır. Derhal tanınan kendine has bir yazı üslûbu vardır.

Süleymaniye ve Piyalepaşa camii yazıları, Mimar Sinan sebili ve mezar kitabesi ile kendi mezar taşı yazısı bilinen eserlerindendir. 2 tane müzehhep "Kur'an-ı Kerim"i Topkapı Sarayı müzesindedir. 

Hasan Çelebi, Ferhat Paşa, Derviş Mehmed Çelebi, İbrahim Hüsnü, Muhiddin Halife, Süleyman Halife gibi talebeleri olan Ahmed Afyonkarahisarî, 963' de İstanbul'da vefat etti.

Ahmed Afyonkarahisarî
Kur'an'ından bir sayfa

29 Ekim 2021 Cuma

SAMED AĞAOĞLU (yazar)

TÜRK  yazar ve siyasetçi, 1909 yılında Karabağ'da doğdu. Yazar Ahmed Ağaoğlu'nun oğlu. Ankara Hukuk fakültesini bitirdi. Strasbourg'da ihtisas yaptı (1932). Türkiye'ye döndükten sonra 1934 yılında İktisat bakanlığı İş ve İşçi bürosunda teknik memur olarak devlet hizmetine girdi. 2 yıl sonra burada Sınaî Mülkiyet müdürü oldu. 1937' de Sanayi Umum müdür muavinliğine yükseldi.

İktisat bakanlığının ikiye ayrılması üzerine, Ticaret Bakanlığı Kredi İşleri müdürlüğüne tayin edildi. 1945' de bu kısmın Umum müdürü oldu. 1946 yılında devlet hizmetinden ayrılarak Demokrat Parti saflarında siyasî hayata atıldı. Genel idare kurulu üyesi, Devlet bakanı ve başbakan yardımcısı, Çalışma bakanı, Sanayi bakanı oldu. İhtilâl sebebiyle, 1960-64 yıllarını "karanlık" dönemler olarak geçiren Samed Ağaoğlu, 1982' de İstanbul'da vefat etti.

Babası Ahmed Ağaoğlu gibi, yazı hayatıyla daima irtibatlı kaldı. İlmî, edebî, siyasî konulu çeşitli eserler yazdı. Hikâyelerinde genellikle Dostoyevski'nin insanlarını hatırlatan "marazî" tipler üzerinde durdu. Psikolojik, dramatik hâl ve davranışları, gerilimli yoğun ifadelerle dile getirdi. 

Edebî eserleri : "Strasbourg Hâtıraları (1945)", "Zürriyet (1950)", "Öğretmen Gafur (1953)", "Büyük Aile (1957)", "Hücredeki Adam (1964)", "Katırın Ölümü (1965)".

Siyasî eserleri : "İki Parti Arasındaki Farklar (1947)", "Kuvayi Milliye Ruhu (1948)", "Babamın Arkadaşları (1958)", "Âşina Yüzler (1965)", "Arkadaşım Menderes (1967)", "Sovyet Rusya İmparatorluğu (1967)".

İlmî eserleri : "Türkiye'de Suçlu Çocuklar (ablası Tezer Taşkıran ile beraber, 1947)", "Türkiye'de Küçük Sanat Meseleleri (1939)", "Türkiye'de İş Hukuku (Selâhaddin Hüdaioğlu ile beraber, 1939)".

27 Ekim 2021 Çarşamba

KAZAZYAN AGOP PAŞA (nâzır)

OSMANLI  mâliye nâzırlarından, 1832 yılında İstanbul'da doğdu. Fakir bir Ermeni ailedendi. Ciddî bir tahsil görmedi. Galata Ermeni kilisesi tahsildarıydı. Sonra Şehremaneti'ne geçti. Oradan Galata Voyvoda Kaymakamlığı'na, Osmanlı Bankası Türkçe Muhabere Kalemi müdürlüğüne, Hazine-i Hassa müdürlüğüne yükseldi. 

1885' de Mâliye Nâzırı oldu. Ödemelerde çek kullanma usulü onun zamanında başladı. Mâliyede ıslahat yaptı. Bir araziyi sahibi olmadığı halde Hünkâr çiftliği haline sokması tenkitlere sebep oldu. 

2. Abdülhamid, dürüst ve mesleğine çok bağlı olan Agop Paşa'yı ilk defa Mâliye nâzırı yaptı. Kendisine bir at hediye etmişti. İstanbul'da 1891' de Agop Paşa, kendisi üzerindeyken ürken bu attan düşerek vefat etti. 

Padişah, nâzırın annesine başsağlığı için bir adamını göndermişti. Agop Paşa'nın annesi : "bir oğlum Agop ise diğeri Padişahtır, kederimi bunu düşünerek unutuyorum" diye haber yolladı. 

25 Ekim 2021 Pazartesi

AHMED AĞAOĞLU (yazar)

T
ÜRK  yazar, profesör fikir adamı, gazeteci (Ahmed Agayev), 1868 yılında Azerbaycan, Şuşa'da doğdu. Karabağlı bir aileye mensup, tahsilini Şuşa, Tiflis ve Paris'te yaptı. Paris'te öğrenciyken, Fransız gazete ve dergilerine yazılar yazdı.

İttihad ve Terakki cemiyeti üyeleriyle tanıştı. Tiflis'e döndükten sonra; İsmail Gaspralı, Hüseyinzade Ali, Ali Merdan Topçubaşı, Hasan Bey Zerdanî, Şahtahtlı Mehmedağa ile beraber millî uyanış hareketi çalışmalarında bulundu. 

Rus makamlarına karşı Türk halkının haklarını savunmak için yayınlanan Rusça "Kapsi" ve Türkçe "Şarkî Rus" gazetesine yazılar yazdı. Bu yıllar Azerbaycan'ın en karanlık yıllarıydı. Rusya'da 1905 inkılâbından sonra Azerî aydınları; Türkçe gazete, dergi yayınlamaya, okul ve dernek gibi kültür kurumları açmaya çalıştılar (1906).

Zerdanî ile "Hayat" gazetesini kurdu. "İrşad", "Terakki" ve "Füzuyat"ı yayınladı. Böylece Azerbaycan uyanış hareketi 2. safhasına giriyordu. Türklerin hukukunu savunacak "Difaî" adlı siyasî derneği bu devirde kurdu. 

Mayıs 1909' da Türkiye'ye geldi ve Maarif nezaretine müfettiş oldu. İttihad ve Terakki fırkasına girdi. "Hikmet", "Sebilürreşat" ve "Jeune Turc" gazetelerine Fransızca makaleler yazdı. Daha sonra "Tercüman-ı Hakikat" gazetesine başyazar oldu. 

Ziya Gökalp, Yusuf Akçura ve şâir Mehmed Emin Yurdakul ile "Türkçülük" cereyanına katıldı. "Türk Yurdu" dergisini kurdu, "Türk Ocağı"nda çalıştı. Ekim 1909' da Dârülfünun'da, "Rusça" ve "Türk-Moğol Tarihi" öğretmenliğine tayin edildi.

23 Ekim 2021 Cumartesi

LOUİS AGASSİZ (tabiat bilimci)

İ
SVİÇRELİ  tabiat bilimci, 1807 yılında Fribourg kantonu, Môtier'de doğdu. 1830' da doktor oldu, Paris'e geldi, Cuvier'den teşvik gördü. İsviçre'ye dönüşünde Neuchâtel'de "tabiiye profesörlüğü"ne tayin edildi. 

1846' da Amerika'ya gitti ve oraya yerleşti. Cambridge üniversitesine bağlı "Bilimler" okulunda zooloji ve jeoloji kürsüsünde görevlendirildi. "Fosil Balıklar Üzerine Araştırmalar (1833-42)" adlı eseri, balık tarihi konusunda temel bir kitaptır. "Orta Avrupa Tatlı Su Balıklarının Tabiî Tarihi"nde embriyojeniye geniş yer verdi.

Glasyoloji'ye (buzul bilimi) ait önemli araştırmalar yaptı. Sapkın blokların buzullar tarafından taşınmasının, tarihî zamanlardan önceki bir devreye çıktığını ilk olarak o gösterdi ve bu devreye "buzul çağı" adını verdi.

Charpentier ile buzullar teorisinin kabul edilmesine çalıştı. 1859' da, Fransız enstitüsünün "fizik ilimleri büyük ödülü"nü kazandı. Kendisine Muséum'da, Orbigny'nin kürsüsü teklif edildi. Amerika'da kalmayı tercih eden Louis Agassiz, 1873' de Cambridge'de öldü. Oğlu Alexandre Agassiz de (1835 - 1910) tabiat bilimciydi.

21 Ekim 2021 Perşembe

AGÂH EFENDİ (gazeteci)

T
ÜRK  gazeteci, 1832 yılında İstanbul'da doğdu. Yozgatlı Çapanzade Ömer Hulûsi Efendi'nin oğlu. Tıbbiye mektebinin hazırlık sınıflarında 7 yıl okudu. Fransızca, İngilizce, İtalyanca öğrendi. Tıp tahsilini yarım bırakıp Babıâli Tercüme odasına girdi.

Elçilik sekreterliği ile Paris'de (1852-54), çeşitli memurluklarla yurt içinde ve dışında hayli dolaştıktan sonra "Tercüman-ı Ahval" adlı ilk şahsî Türk gazetesini çıkardı (21.10.1860). Gazetenin en önemli yazarı olan Şinasi, 2 sene çalıştıktan sonra ayrıldı.

Agâh Efendi, Türkiye'de posta pulu kullanma usulünü koyan posta nazırıdır (1861). "Yeni Osmanlılar" derneğinin başlıca üyelerinden biriydi. O sırada Avrupa'ya kaçan Ziya Paşa'nın arkadaşı olduğu bahanesi ve Âli Paşa'nın da tesiriyle memuriyetten atıldı. Paris'e kaçtı (1866).

Mustafa Fazıl Paşa'nın etrafında toplanan "Genç Osmanlılar" arasında yer aldı. 4 sene kadar Fransa, İngiltere ve Belçika'da yaşadı. Fuat ve Âli Paşalar'ın vefatı üzerine, İstanbul'a dönerek (1871), önce İzmir mutasarrıflığına, daha sonra da Devlet Şûrası üyeliğine tayin edildi.

2. Abdülhamid hürriyetçileri sürmeye başlayınca; Agâh Efendi önce Bursa'ya sonra Ankara'ya sürüldü. Ankara'da 6 sene kaldıktan sonra affedilip Rodos mutasarrıflığına gönderildi (1882). Az sonra, Namık Kemal ile yer değiştirerek Midilli'ye gönderildi. 1883-85 yılları arası Atina elçisi oldu. 

Hürriyet mücadelesi yapmış Türk düşünce adamlarından biri olan Agâh Efendi, 1885' de Atina'da vefat etti. Server İskit'in onun hakkında; "Tercüman-ı Ahval ve Agâh Efendi (1937)" adlı bir incelemesi vardır.

19 Ekim 2021 Salı

"AFİYET" GAZETESİ

H
AFTALIK  resimli gazete, İstanbul'da yayınlandı. 2. 11. 1911 tarihinden, 24. 1. 1912 tarihine kadar 62 sayı çıkabildi. 

Gazete, sıhhî ve tıbbî konular ile ev işlerinden bahsederdi. 

Afiyet gazetesinin imtiyaz sahibi ve müdürü Sisak Ferid, yazarı ise Avanzade Mehmed  Süleyman'dı. 

Millî kütüphanede bir koleksiyonu vardır. 

17 Ekim 2021 Pazar

JALE AFİFE (tiyatrocu)

TÜRK  kadın tiyatrocu, (doğum yeri ve yılı ?). Dr. Sait Paşa'nın torunu. Dârülbedayi'e alınan ilk müslüman kızlarının en kabiliyetli olanı. 10.11.1918' de Dârülbedayi'e girdi. Kızlar arasında ilk defa 500 kuruş maaşla "mülâzım artist"liğe tayin edildi. İmtihan parçası; Tahsin Nahit'in "Rakibe" oyunundaki "Leylâ" rolüydü. 

Bir yıl provalara katıldı, ama halkın karşısına çıkarılmayınca hayâl kırıklığına uğradı. 1920' de Hüseyin Suat'ın Kadıköy'deki "Apollon tiyatrosu"nda temsil edilen "Yamalar"daki "Emel" rolüyle tanındı. 

2. hafta, Reşat Rıdvan'ın P. Wolff'tan adapte ettiği "Tatlı Sır" oyununun ilk perdesi sonunda; "bir müslüman kızı sahneye çıktı" diye tiyatroyu polis basınca Jale Afife kaçtı. 

Ertesi hafta, İ. Ahmet Nuri'nin Maupassant'dan adapte ettiği "Odalık"ı oynarken sahneyi yine polisler sardı. Afife, makina dairesinden kaçırılarak Apollon tiyatrosunun sahibi Bay Sireç'in evine götürüldü.

Jale Afife, Şehremaneti'nin  8.3.1921  tarihli yazısıyla Dârülbedayi kadrosundan çıkarıldı. Bundan sonra "Burhanettin Kumpanyası"na girdi. Tepebaşı'nda ve Kadıköy'de oynadı.

Daha sonra İsmail Faik Bey'in kurduğu ve içinde Dârülbedayi sanatçılarının bir kısmının bulunduğu "Yeni Sahne"de oynadı. Birçok yerde çok sayıda Türk kızının sahneye çıkmasını özendiren Jale Afife, 1941' de İstanbul, Bakırköy Akıl hastanesinde vefat etti.

15 Ekim 2021 Cuma

ENDRE ADY (şâir)

M
ACAR  şâiri, 1877 yılında Ermindszent'te doğdu. Kalven'ci ve soylu bir köylü ailesinin oğlu. İhtilâl'in büyük habercilerinden ve Macar düşüncesinin Batılılaşmasını öngören "Batı" dergisinin edebiyat hareketini yönetenlerden biri. 

Birkaç yıl Paris'te kalması, Fransız sembolist şâirlerinin tesiriyle sanatını zenginleştirmesine yol açtı. Millî şiiri, düşünce ve şekil bakımından yeniledi. Macarca'ya o güne kadar ulaşamadığı bir dirilik ve derinlik kazandırdı.    

"Ölüm ve Tanrı" düşüncesi sık sık aklına takılıyor, milletinin ve özellikle hâkim sınıfların hatalarını yüzlerine vuruyor, bu hataların çok kötü neticeler vereceğini seziyordu. Çağdaş Macar edebiyatının en büyük simalarından biri olan Endre Ady, 1919' da (yaş 42) Budapeşte'de öldü.

Başlıca eserleri : "Yeni Şiirler (1905)", "Kan ve Altın (1906)", "Sevilmek İsterdim (1910)", "Bütün Sırlardan Şiirler (1911)", "Kaçan Hayat (1912)", "Ölülerin Başında (1917)".
Son şiirleri 1932 yılında "Son Gemiler" adlı bir kitapta toplandı.

13 Ekim 2021 Çarşamba

ADLİYE ALTINI (sikke)

PADİŞAH  2. Mahmud zamanında (1808-1839) çıkarılan ve padişahın unvanı olan "Adlî" adını taşıyan altın sikke. Sikke; 19 milimetre çapında ve 20 ayarındadır (binde 830). Bu ayarda olan altın sikkeye "Atik Adliye Altını" denilirdi. 

Atik Adliye altınları tam, yarım ve çeyrek olarak basılmışlardır. Bu altınların, 2. Mahmud'un cülusunun 15. yılında darp edildiği sanılmaktadır. 

"Cevdet Tarihi"nin 1822 olaylarından öğrendiğimize göre; o sırada bir adlî altın 12 kuruş, yarımı 6 kuruş ve çeyreği 100 para idi.

CEDİD ADLİYE ALTINI

2. Mahmud'un tahta çıkışının 16. yılında yani 1823' de, 18 ayarında (binde 748) "Cedid Adliye Altını" adıyla anılan yeni bir altın sikke çıkarıldı. Bu da 19 milimetre çapındaydı. Tam, yarım ve çeyreği vardı. 

Önceden beri, adliye altınının yazısı az ve taklid edilmesi kolay olduğu için, Akdeniz adalarındaki kalpazanlar tarafından kolayca taklid edildiğini düşünen Devlet, sikkenin yazısını çoğaltmak mecburiyetinde kaldı.

Adliye altını ön yüz 
"Sultan-ül Berreyn ve
Hakan-ül Bahreyn-es Sultan ibn-üs Sultan"

Adliye altını arka yüz
"Daraba fi Konstantiniye, 1223"

Cedid Adliye altını ön yüz
"Sultan Selâtin-i Zaman Adlî Mahmud Han"

Cedid Adliye altını arka yüz
"Daraba fi Konstantiniye 1223"

11 Ekim 2021 Pazartesi

ALFRED ADLER (hekim)

AVUSTURYALI  hekim ve psikolog, 1870 yılında Viyana'da doğdu. Freud'un önce öğrencisi sonra meslekdaşı oldu. 1929' dan itibaren New-York'da hocalık etti. 

"Fert psikolojisi"nin kurucusudur. Freud'un cinsiyet psikanalizine karşı; karakter, kişinin gerçek durumuyla özlemleri arasındaki çatışma ve aşağılık duygusu kavramlarına dayanan bir psikanaliz ileri sürdü.

Başlıca eserleri : "Nervöz Karakter Üzerine (1912)", "Fert Psikolojisinin Pratiği ve Teoriği (1918)", "İnsan Bilgisi (1927)", "Fert Psikolojisinin Tekniği (1928-I, 1930-II)", "Yaşama İlmi (1929)", "Çocukların Eğitimi (1930)", "Yaşamanın Anlamı (1933)".

Kendi kurduğu "Uluslararası Birey Psikolojisi Dergisi"nde birçok makale yazdı. Alfred Adler, 1937' de Aberdeen'de (İskoçya) öldü.

9 Ekim 2021 Cumartesi

FİKRET ÂDİL (yazar)

TÜRK  gazeteci, yazar, tercüman, 1901 yılında İstanbul'da doğdu. Galatasaray Sultanîsi'nde okudu. "Tanin", "Cumhuriyet", "Vakit" gazetelerinde çalıştı. "Tan" gazetesinin Atina muhabiri oldu. Yabancı ajanslarda görev aldı. "Yeni İstanbul" (1949-61), "Son Havadis" (1962-63) gazetelerinde çalıştı.

"Artist" (1931)" ve "Yeni S.E.S." (1939-41) dergilerini çıkardı. Çeşitli resmî dairelerde memurluk yaptı. Bankacılıktan emekli oldu. 

Telifleri, adapte ve tercüme roman ve hikâyeleri, röportajlarıyla tanındı. Tiyatro, resim, edebiyat tenkitleri yazdı. İlk telif eseri "Charlie Chaplin" (1931) üzerinedir. Bohem hayatı ve hâtıraları ile ilgili 2 eseri yayınlandı: "Asmalımescit 74" (1933,53), "İntermezzo" (1955).

Seyahat yazılarını "Beyaz Yollar, Mavi Deniz" (1959) adlı kitabında topladı. Ayrıca "D grubu ve Türkiye'de Resim" (1947) adlı bir kitabı basıldı. 

Tercüme romanları arasında; Prévost'dan "Manon Lescaut" (1938), Merejkovski'den "Deli Petro" (1938), Bellu'dan "Söz Müdafaanın" (1942,48), Oursler'den "Bir Başka Adam" (1945) sayılabilir.

Piyes tercümelerinden kitap halinde basılanlar: Piéchaud'dan "Dördüncü" (1940), "Gergedan" (1963), "Kral Ölüyor" (1964), Giraudoux'dan "Deli Saraylı" (1963) v.d.

Ayrıca, Papini'nin "Gog" adlı ünlü eserini Türkçe'ye çevirdi (1958,66). İstanbul Şehir tiyatrosunda oynanıp henüz basılmamış tercüme piyesleri de vardır. Yazılarında; "Bir İstanbullu", "Kamertan", "Kuloğlu" takma adlarını da kullanan Fikret Âdil, 1973' de İsviçre'de vefat etti.

7 Ekim 2021 Perşembe

ABDÜLHAK ADNAN ADIVAR (hekim)

TÜRK  hekimfikir adamı, muharrir, 1882 yılında Gelibolu'da doğdu. Tıbbiye'yi bitirdiği sırada, 2. Abdülhamid'e karşı çıkanlar arasında olduğu için takibata uğradı ve Avrupa'ya kaçtı. Berlin Tıp fakültesinde iç hastalıkları asistanı oldu. 

Meşrutiyet inkılâbında (1908) İstanbul'a döndü. Tıp fakültesine hoca olarak girdi. 1. Dünya savaşı sırasında Sağlık Genel müdürlüğü yaptı. Mütareke yıllarında, son Osmanlı Mebusan meclisine İstanbul mebusu olarak girdi. 

İstanbul, İtilâf devletleri tarafından işgâl edilince, eşi Halide Edib ile beraber Anadolu'ya geçti. 1. Büyük Millet Meclisi hükümetinin "Sıhhiye ve Muaveneti İçtimaiye" vekili oldu. Bir yıla yakın da "Dahiliye Vekâleti" vekilliği yaptı. 

2. yıl, Büyük Millet Meclisi, 2. Başkanlığı'na seçildi. Büyük zaferden sonra, İstanbul'da "Hariciye Vekâleti" delegesi olarak çalıştı. Mustafa Kemal ile arasında çıkan bir fikir anlaşmazlığı üzerine Avrupa'ya gitti. 1926-39 yıllarını, eşiyle birlikte İngiltere ve Fransa'da geçirdi. 

Yurda dönünce, "İslâm Ansiklopedisi" Yazı Kurulu başkanlığını kabul etti (1940-55). Son yıllarında, günlük gazetelere çeşitli konularda makale ve denemeler yazdı. İlk tercüme kitabını yayınlayarak, İngiliz filozofu Bertrand Russel'in tanınmasını sağladı (Felsefe Meseleleri). 
Abdülhak Adnan Adıvar, 1955' de İstanbul'da vefat etti.

Bazı eserleri : "Faust Tahlil Tecrübesi (1939)", "Osmanlı Türklerinde İlim (ilk baskı Fransa'da 1939, 2. baskı Türkiye'de 1943)", "Tarih Boyunca İlim ve Din (monografi 1944)", "Dur Düşün (denemeler 1950)".